11 Kasım 2010 Perşembe

Adam olacak çocuk ve Adam gibi adam




Çok bilmişliği sevmem , sadece bir histi. Bu çocuğu ilk kez Wizards formasıyla izlediğimde '' Bu çocuk bu ligi domine eder. '' diye düşünmüştüm.

Wall ve yaptıkları bugüne dek beni haklı çıkarmışa benziyor.


Dün gece Rockets'a karşı muhteşem bir oyun sergiledi. 19 sayı 13 assist 10 ribaund 6 top çalmayla kariyerinin ilk triple double'ını yaptı. NBA tarihinde bunu başaran en genç 3 oyuncudan biri olmayı da başardı. ( Öncekiler Lebron ve Odom ) .


Bu çocuğun rakamlarından istatistiklerinden çok lige ve takımına sağladığı uyumu seviyorum. Wizards'a geldiği ilk günden beri bir çaylaktan ötede uzun yıllardır takımda oynayan bir süperstarmış gibi rahat. Çok çabuk adapte oldu , ve performansını çok verimli seviyede kullanıyor. Böylesine bir yükü sırtlanmış bir çaylağın daha ilk sezonun ilk etabından bu ağırlığı böylesine rahat kaldırabilmesi takdire şayan.


Eğer ben bugüne dek Wizards maçları izlerken halisünasyonlar görmediysem , John Wall , bu yıl yılın çaylağı olur ve hatta bir kaç sezon içerisinde ligin en iyi bir kaç oyun kurucusundan biri olur. Bugün Chris Paul , Rajon Rondo , Derrick Rose gibi isimler için ne düşünüyorsak bir kaç yıl sonra aynı şeyleri Wall için de düşünüyor oluruz, demedi demeyin.



Çok esnek , çok hızlı , buna rağmen çok dengeli , atletik ve güçlü. Arenas'ın ikiye bir fast break'te attığı zor bir alley-oop pasını tek elle yakalayıp çemberi titrettiğinde ekrana doğru zoom'landım resmen. ( Yalan yok ben basamaz zannetmiştim pası görünce. )


Wall ve Wizards arasındaki uyumu bu seviyeye getiren etkenler nedir tam anlamıyla bilmiyorum , ama o şu an hiç ilk sezonunu oynayan bir çaylak gibi durmuyor. Yani normal bir çaylaktan en az 1-2 sezon ileride şu an itibarıyle.


Tabi bunda Wizards'ın geçtiğimiz yıl yıldızlarını bir bir temizlemesi ve geriye kalan elle tutulur tek süperstar olan Arenas'ın da müthiş bir alçakgönüllülükle tahtı Wall'a devretmesinde büyük pay var. Wall , geldiği ilk gün zaten herkes onu takımın yeni süperstarı olarak kabul etmişti. O da bunun sağladığı gönül ferahlığı ve verdiği sorumlulukla , kısacası kafasında hiç bir kuşku olmadan sahaya çıktı ve gerçek John Wall gibi oynamayı başardı.



Burada Arenas'a bir paragraf açmak istiyorum. Silah skandalı patlak verdiğinde , kendi çocuklarına ve genel olarak çocuklara sempati duyan Arenas böyle bir şeyle gündemde olmaktan son derece rahatsız olmuştu. Yani bildiğimiz bazı ghetto tipler gibi '' Bundan kime ne para bende güç bende silah bende hap bende '' pozlarına girmemiş , gerçek bir karakter sahibi olarak durumdan utanç duymuştu.



Yaptıkları hataları kabul edip bedelini paşa paşa ödeyenler karakterli insanlardır. Arenas'tan bu yıl , reklam filmlerine konu olabilecek düzeydeki hikayesinin nihayetinde vardığı zirveden sonra böyle bir hale düşmüşken , affettirici ve yeni bir efsane yazacak tavırda bir performans bekliyordum. Performans ya da tavır diyeyim , bir şekilde Arenas'ın kırdığı kalpleri alacağını , hatasını unutturacağını düşünüyordum. Ona , bizim tanıdığımız Arenas'a yakışan budur çünkü.


O , bunu Wall'ın yolunu açarak gösterdiği alçakgönüllülükle yaptı ve şahsen benim takdirimi, hayranlığımı bir kez daha kazandı.


Koskoca Gilbert Arenas , bir çaylağın arkasında ikinci adam konumuna düştü , bu rolü sahada paşa paşa oynuyor ( ki bu bir kaç sezon önce Lebron'un Cavs'ını yıkmaya kafa tutan , attığı son saniye basketleriyle , 40küsürlü sayıları 10 küsürlü assistleri içeren istatistikleriyle , attığı şutun ardından sırtını potaya dönüp top havadayken ellerini hava kaldırmasıyla ligi domine eden bir süperstar için kaldırılması zor bir şey ) ve dahası yeri geldiğinde '' O Batman , ben Robin'im '' diyerek bunu da açıkça kabul edebiliyor.



Gilbert, her ne rolde olursan ol , sen benim kahramanlarımdan birisin. Bu jenerasyona mensup olup seni ve yaptıklarını canlı gözle izlediğim için kendimi şanslı hissediyorum.



Umarım 5-10 sene sonra benim şimdiki yaşımda olup basketbol hakkında bir şeyler karalayan birileri de John Wall için aynı şeyi söylüyor olacak.


Oyun kurucunun hasını bulmanın ne kadar zor bir şey olduğu düşünüldüğünde ( koskoca NBA'de saf oyun kurucu diyebileceğiniz kaç tane adam var ki ? ) Wizards'ın 1 numaralı seçim hakkını en iyi şekilde değerlendirdiği söylenebilir.
John Wall ; Allah muhafaza yeni bir Jay Williams , Shaun Livingston vakası olmadığı sürece bu ismi uzun yıllar bolca zikredeceğiz.
Gilbert Arenas ; Adamımsın.

Hiç yorum yok: