30 Ekim 2008 Perşembe

Sezonun ilk Hack The Shaq'i :)



Her yerde bu video dolanıyor nedir aslı astarı dedim. İzlememle tebessüm etmem bir oldu.

Bilmeyenler için söyleyeyim , NBA'in durdurulması en güç , en güçlü pivotu Shaquille O'Neal'ı durdurmak için koçlar vaktiyle '' Hack the Shaq '' diye bir metod geliştirmişlerdi.

Metod dediysek öyle süper strateji falan da değil yani... Bildiğiniz üzere Shaq facia bir yüzdeyle serbest atış kullanıyor. Baktınız durduramıyorsunuz , faül limitlerinizin dengelerini fazla bozmadan onu faül çizgisine yolluyorsunuz. Hem o hücumu kurtarmış oluyorsunuz hem de Shaq'in oyuna karşı direncini , motivasyonunu kırıyorsunuz.

Videoda da normal sezonun ilk maçını oynayan ve muhtemelen play-off'larda karşılaşacak olan Suns ve Spurs takımları karşılaşıyor. Hava atışı yapılıyor , Suns hava atışını kazanıyor ve o da ne ? Daha bir kaç saniye geçmeden Shaq'e durduk yerde faül yapılıyor. Tabi herkes şaşkın , Shaq desen daha bir şaşkın.

Sonra görüntüde Spurs koçu Gregg Popovich görünüyor. Yeni imajıyla sırım sırım sırıtırken :)

Sıhhatler olsun !


Malkoçoğluvari tipine alıştığımız Bobcats'li Adam Morrison saçlarını kestirmiş. Yıllardır bir türlü göremediğimiz sima nihayet apaydın , dupduru bir şekilde karşımızda :)


Değişiklik iyidir , yeni bir enerji katar insana.

Bakalım Morrison'un kendine kattığı enerji hala karşılayamadığı beklentileri karşılaması için yeterli olacak mı ?

Savunmanın kralından , savunmanın kralı !


Bu da ne ? diye sormayın.


Maçı canlı izlemiş ve pozisyona aynı soruyu sorarak bakmış biri olarak söyleyeyim hemen :


Garnett tam orta yuvarlakta o an. Rakip guard top getiriyor resimde de görüldüğü üzere. Garnett ön alanda ona bir karşılama yapmaya hazırlanıyor.


Dikkatlice baktım , acaba ayağı kaydı da düştü mü falan diye. Yok yok ... Hani bazen dersiniz ya rakip üzerinize gelirken , '' stance'e oturayım , şöyle avuçlarım yere değsin yere sağlam basıp şunu bir güzel püskürteyim '' diye , işte KG de benzeri bir düşünceyle avını bekleyen bir panter gibi yattı pusuya. Kendisini izleyen milyonlara , 2.11'lik boyuna posuna aldırmadan ...


Unutanlara hatırlatayım ; Garnett geçtiğimiz yıl '' Yılın savunmacısı '' seçildi.


Bana sorarsanız bu yıl da en büyük adaylardan biri.

Run & Gun Knicks !



Geçtiğimiz yıl Phoenix Suns'la '' Run & Gun '' fırtınaları estiren Mike D'Antoni , aynı fırtınayı bu yıl New York Knicks'le estirecek gibi gözüküyor.


Hazırlık döneminden bu yana dek bu izlenimi fazlasıyla veren Knicks , normal sezonun açılış maçında Miami Heat'i 120-115'lik skorla devirmeyi başardı.


Daha ilk maçında tam 120 sayı üreten Knicks görünüşe bakılırsa bu yılın '' overcı '' takımlarından biri olacak.


Ayrıca geçtiğimiz yıl hiç kafa yormadan '' ilk yarı daha çok sayı olur '' dediğimiz Suns maçları yerini Knicks maçlarına bırakacağa benzer.


Herkese hayırlı uğurlu olsun ne diyeyim :)


Dipnot : Knicks dün ilk yarıda 60 sayı üretti.

Oden hamama !


Portland Trail Blazers'ın 2007 Draft'inde büyük umutlarla birinci sıradan seçtiği , ancak sakatlığı sebebiyle ilk sezonunda tek bir maç dahi oynayamayan Greg Oden , yeni sezonun açılış maçında ilk kez resmi bir maçta Blazers forması giydi.

Ancak gelin görün ki Blazers formasını hakkıyla terletmek genç pivota bir türlü nasip olmadı.


Oden maçın ilk yarısında sağ dizinden sakatlanarak oyundan çıkmak zorunda kaldı. Staples Center'dan resimde görülen şekilde ayrılan Oden 2 ila 4 haftalık bir süre boyunca parkelerden uzak kalacak.


Oden konuyla ilgili yaptığı açıklamada , "Devam etmeyi çok istedim ancak bunu gerçekleştiremedim. Biran önce iyileşmek istiyorum. Bu süre içerisinde de salonda çalışmalarımı sürdüreceğim" demiş.


İlk maçta beklentileri tam anlamıyla karşılayamayan Oden , 13 dakikalık sürede 5 ribaund alıp 2 de top kaybetti.


Oden'in müzmine yakın kıvama gelen sakatlığına ilişkin ortalıkta '' Bence hamama gitmeli '' gibi espriler dönüyor :) Ancak şakayı bir kenara bırakıp olayı ciddi boyutta değerlendirirsek , '' yoksa ? '' demeden edemiyoruz.


Umarım Blazers'ın korktuğu başına gelmez ve uzun yıllar NBA'de alanında zirveye oynayan bir pivotla zaferden zafere koşarlar. Aksi tüm NBA severler için hayal kırıklığı olacak.


Oden'in ya çok ciddi nükseden bir sakatlığı var. Ya çok hassas ya da çok şanssız.
İlk ihtimali kimse düşünmek bile istemiyor.
İkincisi de aslında pek bir fena duruyor. Bu adam kariyeri boyunca Yao Ming , Shaquille O'Neal , Dwight Howard , Emeka Okafor gibileriyle bire bir oynamak ve onları savunmak zorunda kalacak.

Bu manzarada herkes üçüncü ihtimali istiyor sanırım ; '' Oden hamama ! ''

Lamar Odom'dan enfes bir pas :)

Hihehehe :)

Son 2 günde youtube'da epeyce tıklanan şu anı canlı yakalama fırsatım oldu. Maça 5 dakika bakıp yatayım dedim , o 5 dakikada maçın en kritik anını yakalamışım :)

Herhalde bana böyle bir şey olsa kaldırır atarım pozisyonun ahengini bozmamak için :)

Yüzüklerin efendisi !


Geçtiğimiz gece NBA'de normal sezonun ilk maçı Boston'da , Boston Celtics'le Cleveland Cavaliers arasında oynandı. Celtics'in 90-85 kazandığı maçın hemen öncesinde yapılan yüzük merasiminde gözleri kamaştıran '' şampiyonluk yüzüğü '' nün detayları açıklandı.


Celtics'li oyunculara verilen şampiyonluk yüzüğünde inanılmaz detaylar var.Yüzük 14 karat beyaz altından yapılma.Gövdedeki yonca da ise 8 mm lik 3 tane zümrüt var.Yoncanın kendisi ise 64 parca elmas ile çevrelenmiş.Yüzüğün bir yanın daZULU dilinden alınma UBUNTU yazıyor.Anlamı ise Bir insanı insan yapan yanındakilerdir.


Yüzükteki son süpriz ise Red Auerbach ın isminin kazılı olması...

29 Ekim 2008 Çarşamba

Milwaukee Bucks @ Oklahoma City Thunder - Canlı yayın

Watch live video from FullCourt on Justin.tv

Maç yayını sona ermiştir.

Toronto Raptors @ Philadelphia Sixers - Canlı yayın

Watch live video from FURBY08S SPORTS on Justin.tv



Bu maçın hemen ardından Los Angeles Clippers @ Los Angeles Lakers maçını aynı pencereden izlemeye devam edebilirsiniz.

Maç yayını sona ermiştir.

| NBA 29 Ekim | Günün tahminleri |

Atlanta Hawks @ Orlando Magic

Magic'e açılan sınır dikkatimi çekti.
105 açmışlar.


Hawks etkili savunmasıyla son yıllarda bir kaç basamak atlamayı başardı. Takımda elbette bir çok şey değişti ancak rotasyon perspektifinden bakıldığında Hawks'ı başarıya taşıyan şey genç ve güçlü fiziğe sahip oyuncuların yaptığı etkili savunmaydı.


Geçen yılı ligin en iyi dış savunma yapan 3 takımından biri olarak tamamladılar ve bunun mükafatı 3 tane play-off galibiyeti oldu.


Bu yıl Koç Mike Woodson'la sözleşme yeniledi Hawks. Ayrıca takımın belkemiğini teşkil eden oyuncular da takımda kaldılar. Sistem aynen kaldığı yerden devam edecek , etmeli.
Hawks'ın yükselişi herşeyden önce buna bağlı.


Öte yandan Magic de Doğu'da zirveyi hedefleyen bir takım olmasına rağmen öyle ahım şahım skor üreten bir takım da değil hani. Ki zaten bugün boyalı alanın dışında işleri çok zor. Lewis ve Hedo güçlü Hawks forvetlerine karşı skor üretmekte zorlanabilirler. Bunun haricinde Horford'a yardım savunması gelirse Howard'ı da nispeten yavaşlatabilirler. Faül problemi olasılığına hiç değinmiyorum.


Her ne olursa olsun , ilk maç da olsa , deplasman da olsa , Hawks'ın ben Magic'ten periyod başına 26 sayı yiyeceğine inanmıyorum.


102-103 yaparlar , ama 106 olmaz diye düşünüyorum.


  • Pick : Orlando Magic under 105 WON
  • Stake : 7.75

Denver Nuggets @ Utah Jazz


Maçın sınırı 210.5

Carmelo Anthony yok. Onun dışında 2-3 eksik daha var.Marcus Camby de gitmiş , off-season'da kaybedilen diğer isimler de cabası.Bu durumda iş başa , Iverson'a düşmüyor mu ?Zaten adam çoğu zaman PG gibi oynuyor , 10'a yakın assist yapıyor. Bu yaşa geldi , ego hala hat safhada , e bol bol şut da kullanıyor.Maçın baremi de yüksek.E bu adam over yapmasın da ne yapsın ?

Yurtdışındaki bürolar Iverson'a 34-35 sayı + assist baremi açarken , Betsson 32.5 sayı + assist açmış.Kaçmaz vesselam , riski varsa da ben de o riske varım. Gecenin pick'i Iverson over 32.5'tur. Rahat 28-29 sayı , 6-7 assist yapar.


  • Pick : Allen Iverson over 32.5 sayı + assist LOST
  • Stake : 8.25

New Orleans Hornets @ Golden State Warriors


Malum sezon başı olunca istatistik denen nimetten faydalanamıyoruz. Ancak yine de bazı görünen köyler kılavuz istemezler.Warriors bu yıl off-season'da NBA tarihinde benzerine nadir rastlanmış bir vurguna tutuldu. Baron Davis'i kaybederek tutuldukları bu fırtınayı kısasa kısas taktiğiyle Elton Brand'i alarak dindirmek istediler ancak Brand'in Sixers'a gitmesi işleri bozdu ve Warriors irili ufaklı bir çok oyuncusunu kaybettiği o bataktan umduğu bir biçimde çıkamadı.Corey Magette ve Monta Ellis gibi iki isim , bugün Warriors için Kobe Lakers'a ne ifade ediyorsa onu ifade ediyor. Bu , olayın vehametini göstermek için yeterli sanırım.Ayrıca uzun babında da adamakıllı sadece Biedrins var. O bölgeye yapılan Turiaf takviyesinin de ne kadar şişirildiğini , önemsendiğini görünce vay bu Warriors'un haline demekten kendimi alamıyorum.Öte yandan Hornets gibi sağlam bir şampiyonluk adayı var karşılarında. Kadro muazzam , uyum muazzam , takımın yıldızı muazzam , hatta yıldızları muazzam , koç faktörü yeterli düzeyde etkin... Hornets'i şampiyonluğa götürecek o kadar çok sebep var ki. Tek eksikleri tam anlamıyla oturmuş bir rotasyon ve tecrübe. Onu da zamanla edineceklerdir.Her iki takım da sezona iyi başlamak isteyeceklerdir . Warriors öyle ya da böyle nasıl bir off-season geçirdiğini sahada görecek. Hornets onlara '' bir tarafları göstermek '' hususunda yetecek ve hatta artacaktır diye düşünüyorum.Sakat olduğu bilinen Maggette kendi isteğiyle oynasa bile rahat Hornets galibiyeti bekliyorum.

  • Pick : New Orleans Hornets ML WON

  • Stake : 8.00

  • Pick :New Orleans Hornets -6 LOST

  • Stake : 7.00



20 Ekim 2008 Pazartesi

Kim şampiyon olacak ?



Evet bu soru için henüz erken ama bunun da meraklıları yok değil hani. Oranlar da hiç fena değil.

Lakers'ı bir çok amerikan bahis bürosu mutlak favori olarak gösteriyor. Celtics nispeten ikinci planda da olsa yine iki ağır favoriden biri. Resimde de görüldüğü üzere Pistons ve Spurs en güçlü 3. ve 4. adaylar olarak gösteriliyor.
Doğu'da mutlak Celtics şampiyonluğu var gibi gözüküyor , o açıdan Celtics'ten yana pek bir şüphem yok. En yakın rakiplerine bile diş geçirip Doğu Konferansını kazanmaları gayet mümkün. Batıda ise işler karışık. Phil Jackson koçluğunda , Kobe Bryant liderliğindeki Sarı morlular ağır bassa da New Orleans Hornets , Houston Rockets gibi ekipler San Antonio Spurs'le birlike Lakers'ı tehdit ediyor.
Pistons'un zafere uzak olduğunu söyleyebilirim. Oturmuş sistem ve kemik kadroya pek de aldanmıyorum. Pistons'taki değişim onlardan pek bir şey götürmemiş olsa bile ( bu en iyi ihtimal ) Celtics'e diş geçirmeleri çok zor. Hele ki Celtics boyalı alanını iyiden iyiye güçlendirmişken ...
Ayrıca Batı'daki hayal kırıklığı adayım da Jazz. Değil Lakers'a , Rockets'a , Spurs'e ve Hornets'a karşı pıtır pıtır dökülebilirler.
Suns , Mavericks , Magic gibi ekiplerden de pek bir beklentim yok şampiyonluk yolunda. Bir ihtimal Suns bir '' can havli '' muhabbetine girebilir o kadar.
Şu şartlarda en güçlü dört aday benim gözümde Lakers , Celtics , Rockets ve Spurs'tür. En düşük oranın 4.50'yle Celtics ve Lakers'ta olduğu düşünüldüğünde her birine birer birim yatırsanız , bu dörtlüden birinin kazanmasında kar edeceğiniz anlamına gelir :)

17 Ekim 2008 Cuma

Kobe gülüp geçti


Olympiakos'un Kobe Bryant hayallerini hatırlarsanız yazmıştık.

Kobe geçen gün yaptığı basın toplantısında bu konuyla ilgili bir soruya '' Bana gülünç sorular sormayın '' diye cevap vermiş :)

15 Ekim 2008 Çarşamba

Devin Harris vs. Stuart Tanner

Hahahaha :)

Az önce izledim , yıktı geçti resmen :)

New Jersey Nets'in genç oyun kurucusu Devin Harris , bildiğiniz üzere takımıyla birlikte şu anda hazırlık maçları oynamak üzere Londra'da. Onu herkes tanıyor. Peki ya Stuart Tanner ? Onu kimse tanımıyor ama eminim bu videodan sonra tanıyacaktır :)

Harris'le teke tek maç yapıyorlar ve hepi topu 2-3 hücum süren maçta bakın Stuart kot pantolonlu haliyle Harris'e neler yapıyor :))))

Hornets idmanından neşeli anlar



Uyanık bir youtube'cu New Orleans Hornets idmanından eğlenceli bir kısmı yakalayıp kayda almış. Kayıt alt tarafı 3-5 dakika sürüyor ama içeriği hakikaten eğlenceli. Hornets koçu Byron Scott oyuncularından Morris Peterson ve Chris Paul'le kaç üçlük atabileceklerine dair parasına bahse giriyor. Mo Pete'nin istikrarlı isabetleri de Scott'u konuşmaya zorluyor. Tabi ortaya komik diyaloglar çıkıyor ; '' Hey hey bir saniye güldürmeyin o şu anda çok ciddi '' gibisinden sataşmalar , kaçırdığında '' Eyvallah Mo '' demesi gibi :)

Olympiacos'tan Kobe'ye servet !


Bu yaza 3 yıl için 20 milyon dolarak ödeyerek transfer ettiği Josh Childress'la damgasını vuran Olympiacos'un gelecek sene kontratındaki opsiyonu kullanarak Kobe Bryant'ı transfer etmek istediğini okudum az önce.

Hem de öyle 1 yıllığına falan değil ... 3 yıllık kontrato = 60 milyon dolar net. Evet net , brüt değil.

Keza yunan ekibinin Kobe'nin tüm vergilerini ödeyeceği , ve hatta kendisine Akdeniz'de lüks bir villa ve yat tahsis edeceği de ilgili transfer pakedine dahil.

Kobe Avrupa'ya gidebileceğini açıkladığı günden yaklaşık bir hafta kadar sonra şaka yaptığını belirtmişti. Şahsi yorumumu sorarsanız , bu teklif adama tükürdüğünü yalatır :)

Tamam Kobe belki de maddi ve manevi olarak istediği herşeye kariyeri boyunca sahip oldu ancak farklılık , farklı bir hayat herkesi cezbeder. Herkesin Amerikan rüyası kuruyor olması Kobe'nin şöyle yeşilli mavili yatlı katlı sirtakili mirtakili bir yunan hayali kurmasına engel değil :) Herkese iş gibi gelen bu tempo , play-off'larla beraber bir sezonda ortalama 110-115 arası maç oynayan bir Kobe için tatil gibi ! Haftada bir maç , yorucu uçuşlardan uzak küçücük ama cennet gibi bir yer , Kobe'ye sorsanız bu hem iş hem tatil gibi bir şey der herhalde :)

Hem Yunanistan'a kadar gelen Kobe , elbet o yatla bizim kıyılara da açılır , merak iyidir merak :) Datça'yı Fethiye'yi falan görürse vazgeçer yunan adalarından Türkiye'ye yerleşir belki :)

Her neyse işin şakası bir yana , hatta Kobe de bir yana , bu Olympiacos çıldırmış olmalı. Kobe'yi şöyle bir teklifle belki de Yunanistan'a getiremeyecekler , burası şimdilik muamma. Ama kesin olan bir gerçek var ki o da Olympiakos'un kesenin ağzını bu kadar açmışken NBA'den akla mantığa sığmayacak isimleri Yunanistan'a getirebileceğidir. Kobe olmayıversin de , atıyorum Iguodala olsun , Joe Johnson olsun , Caron Butler olsun. Örnekler çoğaltılabilir.
Eğer kesenin ağzı bu kadar açılabiliyorsa , gelecek yaz müthiş bir off-season bekliyor bizi.
Bir sonraki yaza hiç değinmiyorum keza o vakit Lebron James'in kontratının bittiği vakittir :)

14 Ekim 2008 Salı

NBA maç yayın linkleri - 15 Ekim


1) TVAnts'i bilgisayarınıza kurun. ( Şu adresten indirilebilir : http://tvants.en.softonic.com/ )

2) Şu linki web tarayıcınıza ( internet explorer , mozilla vs .) yapıştırın :

tvants://tvants.ppnba.com/tvants/?k=562faf4ab86d094b70cb778cb4f6352e

3) Dilediğiniz maçı seçin ; izleyin ;)
***
Ayrıca :
Minnesota Timberwolves - Chicago Bulls
sop://broker.sopcast.com:3912/48608 Bulls
Oklahoma City Thunders - Los Angeles Clippers

NBA Maçları - TV Linkleri



(Güncelleme , 3 Kasım 2008 ) :
Daha önceden kaynakları belirtmek suretiyle NBA'de yeni sezon maçlarını internet üzerinden nasıl izleyebileceğimizi aşağıda görüldüğü üzere yazmıştık.
Sezonun başlamasıyla birlikte her şey daha da netleşmeye başladı , bu yazı da güncellenmeyi hak etti haliyle.
Uzun lafın kısası ; Bundan böyle her gece maçların linklerini blog ve forum ( www.basketbolturkiye.com/forum ) aracılığıyla duyuracak , hatta maçları mümkün olduğu sürece büyütülebilen küçük ekranlarla blog üzerinden canlı yayınlayacağım.
Herkese afiyet olsun ;)
Ahmet M.SUBAŞI
***
(İlk post)
NBA'de yeni sezonun başlamasına sayılı günler kala , hatta preseason başlamışken yaptığım ufak tefek araştırmalarla yeni sezonda NBA'i canlı izleyebileceğimiz kaynaklar edindim.
Channelsurfing
Efendim geçen sene bildiğiniz üzere maçları http://www.channelsurfing.net/ adresindeki linklere tıklayarak Windows Media Player üzerinden canlı canlı izleyebiliyorduk. Hemen hemen her maçın linkinin yer aldığı site bu yıl preseason itibarıyle maçlara yalnızca audio ( radyo ) yayını yapıyor gibi gözüküyor. Ancak ben normal sezonun başlamasıyla Channelsurfing linklerinin de yeniden aktif olacağını düşünüyorum. Sezon açılışı itibarıyle denemekte fayda olacaktır.

NBA.com
NBA'in resmi kaynağı olan NBA.com Broadcasting'i çözmek hakikaten uzun ve meşakkatli. Daha doğrusu uluslararası ( ABD dışı ) kullanıcılar için öyle. Hala çözememiş olmakla beraber bunca kaynağın arasında bunu fazla da zorlamamak gerek diye düşünüyorum :) Ancak yine de aklımızın bir köşesinde bulunsun.


Diğer Siteler
Streaming , birilerinin maça bir şekilde bağlantı yapıp kendi bilgisayarı üzerinden bunu paylaşıma açması , bir nevi yayınlaması demek bildiğiniz üzere. Aşağıda sayacağım linkler , siteler ve programlar da bu tip yayınları destekliyor.

Justin.tv
Channelsurfing'in yokluğunda en popüler streaming sitesi olduğunu öğrendim. Preseason'da fazla test etme fırsatım olmadı ama herkes gayet şık olduğunu söylüyor.
http://www.justin.tv/ adresinden ulaşılabilir.

Tvants
Bugün itibarıyle gayet net bir şekilde faydalandığım streaming programıdır. Öncelikle http://tvants.en.softonic.com/ adresinden programı indiriyoruz. Daha sonra myp2pforum.eu adresinden olsun , farklı kaynaklardan olsun bir şekilde Tvants linklerini elde ediyoruz. Tvants programı açıkken bu linkleri web browserımıza ( internet explorer , mozilla vb. ) yapıştırıyoruz. Program aktif duruma geçiyor , kısa bir buffer'dan sonra maçlarımızı canlı izlemeye başlıyoruz.

Sopcast
Yine bildiğimiz klasik stream programlarından biri. Herhangi bir kaynak yoluyla hangi maçın hangi kanalda yer aldığını öğrenmemiz yeterli. O kanalı sopcastte arattırıp buluyor ve izliyoruz.

Mogulus
Justin.tv gibi net üzerinden yayın yapan bir stream sitesi. Henüz deneme şansım olmadı.


13 Ekim 2008 Pazartesi

Monta Ellis'e 30 maç + 3 milyon dolar !


Golden State'in çiçeği burnunda yıldızı Monta Ellis sakatlığı konusunda yanlış beyanat verip takımı ve yönetimi aldatmaya çalışması sebebiyle 30 maç oynamama cezasına çarptırıladursun , bu durum yıldız oyuncuya aynı zamanda 3 milyon dolara maloldu.

Ortalıkta tuhaf söylentiler var ; kendi bildiğimce işin aslı şu : Monta Ellis motorsikletten düşerek sakatlanmasına rağmen takıma ve yönetime '' Evimin bahçesinde basketbol oynarken sakatlandım '' gibisinden bir beyanatta bulunuyor. Tam yakayı kurtardım derken de dışarıdan bir yerden birilerinin bir şekilde edinip Golden State yönetimine bildirdiği deliller ortaya çıkıyor ve Ellis de motorsikletten düşerek yaralandığını itiraf ediyor. Bahsi geçen delilin video kaydı olduğu söyleniyor ancak o konuda net bir bilgiye sahip olmadığım için kesin diyemiyorum.

Her neyse ... Yaklaşık bir yıldır Ellis'i şişim şişim şişiren spor basını ve Golden State tayfasında bu olayın çok da şok etkisi yarattığını düşünmüyorum. Ellis'e niye bu kadar hava bastılar onu da bilmiyorum. O sisteme uygun hızlı ve patlayıcı bir skorer olması güzel ancak komple bir oyuncu olarak 66 milyon dolar biçemiyorum Ellis'e ben. Bulls'un Deng'i var diyebilirim , Grizzlies'ın Gay'i var ( Rudy :) ) diyebilirim , ne bileyim Heat'in Wade'i var diyebilirim ancak Warriors'un Ellis'i var , o onları kurtarır diyemem.

Bu olayla da ilk patlak verilmiş bulundu. Hepi topu 82 normal sezon maçı oynayacak olan Warriors bu sürecin neredeyse %40'ında ( sakatlıklarla beraber %50 , yani 40 maç olur bu ) Ellis'ten yararlanamayacak.

Snyder'a talip var


Minnesota Timberwolves'un 1.98'lik oyuncusu Kirk Snyder'a Avrupa ve Asya takımlarından teklifler geldiğini duydum. Bir çok teklife rağmen hala netlik kazanmayan durumun gelecek hafta bir nihayete kavuşması bekleniyor.

Snyder Wolves'un teklifini reddetmişti , belli ki gelen teklifler sağlam. Bu sezon bir NBA'liyi daha NBA dışında bir yerlerde izleyebiliriz.

Shaq'ten önce / Shaq'ten sonra ...

Haber sitelerinden birini gezerken haftanın videosu kısmında aşağıda gördüğünüz videoyu izledim , paylaşayım istedim :



Ve bir tane daha ...



Yahu Howard , Okafor , Oden falan diyoruz ama onların hiçbiri bir NBA maçını pota kırmak suretiyle sekteye uğratamadılar. Şimdi Okafor'u , Howard'ı , Oden'i düşünüyorum , değil pota dağ olsa dayanmaz :) E bu Shaq'teki nasıl bir güç ya o zaman ? :)

Neyse ... Belki de eskiden pota üreticileri şimdiki kadar kaliteli üretim yapamıyorlardır :)

Ancak şu iki videodan sonra eminim ki daha sağlam potalar üretilmeye başlanmıştır.

Endüstriyel anlamda pota üretiminde Miladın adıdır , ta kendisidir Shaq ;
Shaq'ten önceki potalar / Shaq'tan sonraki potalar

:)

11 Ekim 2008 Cumartesi

Brewer ve yine smaç ...

1 ) Ronnie Brewer'ın geçen sezon yaptığı smaç sayısı Lebron James'ten fazla.

2) İnsanlar smacı seviyor.

Sonuç : Neden onu Lebron kadar sevmiyoruz ? :)

Günün Videosu : Al Thornton , Baron Davis'in no-look pasını smaçlıyor

L.A Clippers'ı çiçeği burnunda süperstarı Baron Davis pek de yabancı olmadığı Clippers forması altında şimdiden adından söz ettirmeye başladı bile. Clippers da her NBA takımı gibi preseason maçlarıyla meşgul , ve bu maçlar da zaman zaman hoş görüntülere sahne olabiliyor.

İşte onlardan bir tanesi ; Baron Davis 3'e 1 hücumda akıllara zarar bir assist yapıyor ve Thornton'dan çift el muazzam bir smaç ...

9 Ekim 2008 Perşembe

Gu Chen yenge


Marko Jaric'in Adriana Lima'sı ve Tony Parker'ın Eva Longoria'sından sonra , bugünlerde NBA'in yeni çekik gözlü simalarından Sun Yue süpermodel eşi Gu Chen ile gündemde.

Biraz Hürriyet vari olacak ama , çiftin fotoğrafları için tıklayın :)

Amerikan Spor gündeminden NBA Günlüğü ( 9 Ekim )


Washington Post'tan Ivan Carter'ın haberine göre Wizards'ın uzunu Brandon Haywood'un sakatlığı 6 aylık bir terapiyle iyileşebilecek bir cinsten. Öte yandan Mavericks'le oynanan maçta sağ dizi sakatlanan Antawn Jamison ise 2 ay kadar sahalardan uzakta kalacak. Ancak Jamison'un bu tip sakatlıkları çok daha çabuk atlattığı düşünülüyor ve yıldız oyuncu sezon açılışına yetiştirilmeye çalışılıyor.

Detroit News'den Rob Parker'ın haberine göre Detroit Pistons yine bildiğimiz o alışılagelmiş Pistons olarak gözlere çarpıyor. Büyük bir FA hamlesi ve takas olmamasına rağmen taraftarlar takımdan bir hayli umutlu. Aslına bakarsanız takım bu yıl geçen sezon sahip olmadığı bir şeye kavuştu ; Rodney Stuckey ... Dün gece Bucks'ı 85-71 yenen Pistons'ta koç Michael Curry maç sonrası Stuckey için '' O bir yıldız olmayı gerçekten istiyor ve bana sorarsanız sırf bu sebepten yıldız olacak. Şu an gayet formda , doğru bir çalışma etiği ve müthiş bir yeteneği var. Bu değerlerin onun gelişimini sürdüreceğini düşünüyorum '' demiş.

Thunder Rumblings'ten Darnell Mayberry dün geceki Wolves maçının ardından Thunder için şunları söylemiş : P.J Carlesimo takımın defansif performansını görmek istedi ve bunu başardı. 88-82'lik mağlubiyete rağmen Thunder takımı Timberwolves'u %37 şut yüzdesinde tutmayı başardı. Bunun haricinde Wolves'u 25 top kaybına zorladılar. Rakamlar yalan söylüyor olsa bile dün geceki savunma performansı gerçekten sıkıydı. Oyuncular yardımlaşmayı , yer değiştirmeyi ve konuşmayı gayet iyi becerdiler.

Akron Beacon Journal'den George M.Thomas'ın kaleminden Cleveland Cavaliers'ın Lance Allred'i ve Michael Dickerson'u serbest bıraktığını okuyoruz.

Çaylağı oynatırlar :)


Yeni sezona oldukça iddialı giren Houston Rockets'ta görünüşe bakılırsa keyifler bir hayli yerinde.

Yahoo ! sports'un NBA blogu olan '' Ball Don't Lie '' 'ın günün videosu kısmına bugün koyulan video oldukça komik ve eğlenceli. Houston Rockets'ın yıldızlarının sahada T-Mac'in MC'liğinde yaptığı dans şovu kaçırmayın derim :) Özellikle Scola'nın salsa'sı ve kısa bir süreliğine ona eşlik eden 37'lik Brent Barry'nin tango performansı muhteşem :)

Videoyu buradan izleyebilirsiniz.

Videodan ve Battier'ın açıklamalarından da anlaşılacağı üzere sadece çaylakları oynatıyorlar :) Battier mikrofonu eline aldığında 2.yılını dolduran oyuncular hakkında kısa açıklamalar yapıp işi '' Bu yüzden aslına bakarsanız teknik olarak bu adamlar da hala çaylak sayılırlar , o yüzden oynayacaklar '' 'a bağlıyor :)

Çaylakların dans performansı oylanıyor ve yarışmayı Luis Scola kazanıyor :) Kupa seramonisi ve 2.26'lık Yao'nun gülmekten yerlere yıkılışı en komik sahneler :))))

Kesinlikle izleyin :D

Preseason'dan notlar


Öncelikle şunu söylemek gerek ; Preseason tam bir aldatmaca. Yıllardır böyledir ve bugün de böyle oluyor. Umulmadık oyuncular ilk beş çıkıyor , takımlar düşünülenin aksine oyunlar ortaya koyuyorlar , koçlar bilindik sistemlerinin dışında şeyler deniyorlar falan filan ... Yani aslına bakarsanız preseason tüm NBA için sezonun hemen öncesinde takımlara sunulmuş nimet niteliğinde bir deneme tahtası , bir nevi yap-boz.

Ama gene de Preseason'dan çıkarılacak önemli notlar var keza bu aldatmacanın derinlerinde bir yerlerinde o takıma ait gerçekler de yatıyor haliyle. Dün gecenin maçlarından kısa anekdotlarla birlikte genel anlamda bir kaç hususa değinerek yeni sezonun NBA'i hakkında kısaca fikir edinelim :

New York Knicks 111 - 113 Toronto Raptors

Maçları izleyememiş biri olarak sadece genel raporlardan edindiğim izlenimleri aktarıyorum. Knicks için öncelikle gözüme çarpan şey bol skor üretip bol bol da yemesi. Bir hazırlık maçından söz ediyor olsak bile 223 sayılık bir maç var ortada , hiç az bir rakam değil. Tipik bir D'Antoni stratejisi, görünüşe bakılırsa New York Knicks'te de bizleri bekliyor.


Zaten D'antoni geçtiğimiz günlerde Nate Robinson hakkında çok olumlu görüşler beyan etmiş , söyledikleriyle Nate'in sistemine fazlasıyla uygun bir oyuncu olduğunu vurgulamıştı. Eee 1.75'lik boyla smaç şampiyonluğu kovalayabilecek hız ve güce sahip bir adamın Run & Gun için biçilmiş kaftan olduğunu söylemeye de gerek yok sanırım.


Takımın şu an ve bildiğiniz üzere yıllardır en istikrarlı , adam gibi oyuncusu diyebileceğimiz David Lee ilk beş başlayıp 30 dakika süre aldığı mücadeleyi 22 sayı 9 ribaund 2 assist 1 blokla tamamlamış. Bunun haricinde Randolph 19 , Robinson 16 sayı üretmişler.


Knicks yeni bir oyun düzenini , D'Antoni'nin Run & Gun'ı deniyor demedi demeyin. Muhtemelen de öyle bir sistemle oynayacaklar yeni sezonda. '' Overcılara '' duyurulur :)


Raptors ise ilk hazırlık maçları itibarıyle Bosh & J.O uyumundan gayet memnun görünüyor. FB Ülker'den tandığımız Solomon verilen fırsatı gayet iyi değerlendiriyor. Calderon'un stilinden farklı bir stile sahip oluşu onu ayrı bir guard yapadursun bu stilin mayasının Raps'te tutması Solomon'un ilk beş çıkmasına kadar gidebilir. İlk 2 maçta gayet iyi işler çıkarttı ve giden T.J Ford'un yerini doldurabileceğini gösterdi. Raptors ona farklı bir renk katadursun , o da yeni takımına farklı bir hava getirdi.


Oklahoma City Thunders 82 - 88 Minnesota Timberwolves

Thunders uzun vadede iyi bir takım olma yolunda gibi gözüküyor. Preseason'ı çok da baz almıyorum açıkçası keza çok çok yeni bir takımdan söz ediyoruz.Olay şimdilik sadece yeni sezonda yapacaklarını fazlasıyla merak ettiğimiz Kevin Durant'te başlayıp bitiyor. Bu maçta 3/13 isabetle 10 sayıda kaldığını da yeri gelmişken belirtelim.


Timberwolves ise yakaladığı takım havasıyla ilk 2 preseason maçını rahat kazanmış durumda.Mike Miller takıma çok yönlülüğüyle çok şey katacak gibi gözüküyor. Foye ve Brewer bizlerin gözünde hala birer çaylak olsalar da artık onlar da bu takımın markalaşmış parçaları olma yolunda mesafe kat ediyorlar. Özellikle Foye'un bu sene sorumluluk almaya başlaması gerekiyor. Al-Jeff ise takımın tartışmasız lideri , pota altındaki sarsılmaz güvencesi. McCants yeni sezonda sürprizlere devam edeceğe benzer.


İlk izlenimler fena değil. Tam bir sistemi oturtmuş olmamakla beraber Wolves egolarından uzak genç oyunculardan kurulu bir takımın ruhunu yakalamışa benziyor. Bu kısa vadede sürpriz performanslara , uzun vadede de istikrarlı bir takıma işaret ancak o koçla nereye kadar gider işte bunu bilemiyorum.


Atlanta Hawks 100 - 96 Phoenix Suns

Hawks'ın preseason'daki en büyük amacı , henüz bekleneni veremeyen oyuncularını uyandırmak ve yenileri rotasyona dahil etmek olsa gerek. Keza bunlar dışında fazla bir yenilik yok takımda.

Bunu da başarmışa benziyorlar. Bu sene patlayacağını düşündüğüm M.Williams 19 sayı 6 ribaund 4 assist'le oynadı bu gece.Horford 22 dakikada 5/6 isabet oranıyla 10 sayı 6 ribaund yaptı ve istikrarını sürdürdü. Yeni sezonda bir adım da olsa ilerleme kaydetmesi kaçınılmaz hale gelen Law preseason fırsatını iyi değerlendiriyor. Takımdaki rolünü bir an önce oturtsa iyi olur yoksa 2 mevki arasında eriyip gidecek. R.Murray de 6/8 isabetle 13 sayı üretmiş , Hawks'a bench'ten gelerek çok şey katacağını düşünüyorum ben. Biraz enteresan bir adam ama isteyince hakikaten iyi işler çıkarıyor.

Amare'siz Suns ise yeni bir dönemece giriyor gibi. O son bir kaç sezonda var olan gümbür gümbür gelme havası bu sezon Suns'ta hiç ama hiç yok. Marion'un boşluğu bariz bir şekilde göze çarpıyor. O eski sistemi de arayacaklar gibi. Hiç olmazsa onları play-off'Ta belli bir seviyeye kadar taşıyordu Run & Gun. Şimdi devam edecekler mi bilemiyorum ama ben geçen senelerden öteye gidebileceklerini zannetmiyorum. Steve Kerr GM'likte üç sayı çizgisinin gerisinde olduğu kadar başarılı değil , kimse kusura kalmasın. Bu maya tutmaz vesselam.


Boston Celtics 92 - 98 Philadelphia Sixers
Bu sezon en büyük çıkışı yakalayan takımlardan biri olacağını düşündüğüm Sixers preseason maçında da olsa sürprizi patlatarak Celtics'i yenmeyi başardı. Celtics'in ilk beşinde '' rutin dörtlü '' den farklı olarak ( Rondo - R.Allen - Pierce - Garnett ) pivot pozisyonunda NBA'in hayal kırıklıklarından Patrick O'Bryant ilk beş başlamış. 24 dakikada da 10 sayı 8 ribaund 3 blok yapmış. Pivot pozisyonunda açığı olmakla beraber bir çok genç pivotu bulunan Celtics onun için çok ama çok büyük bir fırsat. Gerek fiziksel olarak , gerek de mental olarak Celtics , O'Bryant'ın hala var olduğuna inanılan potansiyelini gösterebilmesi için biçilmiş kaftan. Bu maç için gözüme çarpan ilk şey bu oldu.


Bunun dışındaki diğer gelişmeleri ise pek dikkate almıyorum. Celtics yeni sezon öncesi ısınma turlarına devam ediyor. Evlerinde zor maç kaybederler , tıpkı geçen sene olduğu gibi.


Sixers ideal beşiyle çıkmış sahaya. Miller - Iggy - Young - Brand - Dalembert. Hatırlarsanız Sixers'ın sezon öncesi raporunda da tahmini ilk beş olarak bu beşliyi vermiştik. Young Sixers için çok büyük bir şans. Tarihin en derin draft'lerinden birinde 14.sıradan çok ama çok karlı bir seçim yaptılar , bunu hep söyledim yine söylüyorum. ( Clippers'ın o yıl seçtiği Al Thornton da aynı şekilde ). Uzun vadede Young'un kaymağını fazlasıyla yer Sixers.


Aynı Young bu maça 21 sayı 5 ribaund'la damgasını vurmuş. Brand ise 11 sayı 4 ribaund üretmiş. Maçın en skorer ismi ise 25 dakikada 27 sayı 5 ribaund 4 assist üreten Louis Williams. Brand - Dalembert - Evans üçlüsünün toplamda yalnızca 1 blok yapabildiği ( Brand ) maçta 12 dakika süre alan Ratliff 3 blok yapmış. Sixers için sezon öncesi raporda yazdıklarımdan farklı bir şeyler söyleyemem , aynı şeyleri de tekrar tekrar yazmanın anlamı yok. Buyrun buradan okuyun , bir nevi bu maçın analizini okumuş olursunuz ;)


Diğer maçları tek tek ele almaktansa kısa anekdotlara değinelim :

- Magic 118-80'lik galibiyetle ayrıldığı maçın ilk çeyreğini 40-9 gibi bir skorla geçti. Artık nasıl bir gazla oynadılarsa :)


- Hidayet 6 faül yaptığı maçı 9 sayıyla tamamladı. Lewis 17 sayı , Howard 20 sayı 8 ribaund 5 blok üretti.


- Şişim şişim şişirilen Pacers , Murphy - Dunleavy ikilisinden yoksun çıktığı maçta Hornets'a 105-71 mağlup oldu.


- Wizards Arenas'sız formasyonuna aynen devam ediyor.Jamison - Arenas - Butler üçlüsüyle beraber Haywood , Young gibi oyuncularından da faydalanamayan Wizards buna rağmen sahadaki oyuncularıyla Grizzlies'i 89-80 geçmeyi başardı.


- Grizzlies'te performansı merakla beklenen O.J Mayo 31 dakikada 3/11 şut isabetiyle 7 sayıda kaldı. Küçük Gasol 31 dakikada 10 sayı 9 ribaund yaparken Mike Conley 34 dakikada 9 sayı sayı 7 ribaund üretti. 8 Dakika süre alan İranlı Pivot Haddadi skor üretemezken 1 ribaund aldı.


- Milwaukee Bucks ilk çeyrekte 13 sayı fark attığı Pistons'a 85-71 mağlup oldu.


- Blazers ikinci yarıda teslim olduğu Warriors'a 110-95 mağlup oldu.Blazers'ta İspanyol Fernandez'in 15 ,dev Oden'in 19 dakikada ürettiği 14 sayı galibiyet için yeterli olmadı. Her iki çaylak da preseason'da göz kamaştırıyor bunu da belirtelim. Oden bomba gibi geliyor. D.Howard , Emeka Okafor gibi isimlerin ardından NBA'in yeni nesili akıllara zarar bir pivota daha kavuşuyor.


Kalın sağlıcakla ...

6 Ekim 2008 Pazartesi

NBA'de gecenin programı


Atlanta Hawks @ Orlando Magic ( Yerel saatle 02:00 )

Minnesota Timberwolves @ Milwaukee Bucks ( Yerel saatle 03:00 )

NBA Preseason başladı !


NBA Takımlarının sezon öncesi son provalarını içeren Preseason hazırlık maçları dün gece itibarıyle başladı.

Doğu Konferansının iddialı takımlarından Detroit Pistons ve Miami Heat arasında oynanan maçı Pistons uzatmalarda 95-91 kazanmış.

Maçları izleme fırsatım olmadı ancak makaleler ve istatistikler az biraz bir şeyler çağrıştırıyor. Tüm merakları üzerine toplayan Michael Beasley Pistons karşısında 13'ü üçüncü çeyrekte olmak üzere toplamda 16 sayı üretmiş.Pistons'un gençlerinden Stuckey ise 23 sayıyla takımının ve maçın en skorer ismi olmuş.

Diğer skor dağılımı ise şöyle :


Gecenin bir diğer maçında ise Golden State Warriors'la New Orleans Hornets karşılaşmışlar. Maçı Hornets 106-103'Lük skorla kazanmış.

Maçın istatistikleri :

5 Ekim 2008 Pazar

Livingston dönüyor


NBA'in gelecek vaadeden oyun kurucularından biriyken yaşadığı ani sakatlıkla kariyeri bitme noktasına gelen Shaun Livingston , Miami Heat'le anlaştı.

Timberwolves ve Blazers'ın da gündeminde olan Livingston 18 ay süren sakatlık ayrılığından sonra yeniden parkelere Heat'le dönüş yapmayı planlıyor.

Bakalım maya tutacak mı ? Resimde gözüken acı manzaradan 18 ay sonra Livingston'un sağlık durumu ve göstereceği performans gerçekten merak konusu.

Jamaal Tinsley Denver Nuggets'ta


Efendim bugün öğrendik ki oyun kurucu dümenini T.J Ford - Jarrett Jack ikilisine emanet eden Indiana Pacers bu durumda haliyle avcunu yalayacak olan sorunlu Jamaal Tinsley'i Denver Nuggets'a göndererek elden çıkarmış.

Bunun karşılığında da Steven Hunter'ı ve Chucky Atkins'i almışlar.

Silahlı kavgadan bilimum uyuşturucu vakasına kadar bir çok mevzuda adı geçen mimli Tinsley , tam kendine göre bir takıma gitti desek yeridir. Bakalım J.R Smith - Tinsley - Melo - Ivy dörtlüsü yeni sezonda ne gibi şamatalarla adlarından söz ettirecekler.

İsabet olmuş vesselam. Zaten Denver'dan ( ya da New York ... Ah pardon , Isiah'ı kovmuşlardı değil mi ? ) başkası da Tinsley'i istemezdi herhalde. Ya da hiç bir forma Nuggets forması kadar yakışmazdı Tinsley'e :) Jamaal - Allen - Carmelo ... Arka alan hücumda çok can yakar ama gene de bir arpa boyu yol gidemezler , uzun uzun anlatmayayım şimdi.

Pacers'ın da işine bile gelmiş bu iş. Hunter hiç yoktan iyidir. Atkins de Ford ve Jack'in ardındaki '' Üçüncü guard '' sıfatı için fazla bile.

Hey Gilbert ! We Love You !

Bu adam hiç akıllanmayacak anlaşıldı.


Akıllanmayacaktan kastım , deliliğini her daim muhafaza edecek.

Evet Agent Zero'dan , Gilbert Arenas'tan bahsediyorum.

Geçenlerde şöyle bir aklımdan geçti , kendi kendime '' Yahu Arenas fırtınası esiyordu ligde son bir kaç sezondur , söndü gitti adam be ne sakatlıkmış be '' diye düşündüm.. Hemen peşisıra da '' Onun da devri bu kadarmış herhalde. Son 2 sezondur yüzünü gören cennetlik. Wizards'ın o sürprizlerle dolu dönemi de , Agent Zero'nun dönemi de bitti herhalde '' diye düşünmeye başlamıştım ki elime takipçisi olduğum bir derginin yeni sayısı geçti.

En arka sayfada Arenas'ın kısa bir yazısı var. Detayına girmeksizin ilk çarpıcı kısmını aynen aktarıyorum : '' Benim için üzülenlere sesleniyorum. Bana bakın , basketbolu seven o adam olarak buradayım. Evimde maç izliyorum. ''

Adamdaki hırsa , kararlılığa bakın! Değil basketbol oynamak , koşmasını bile engelleyen o diz sakatlığı için alçılı haliyle yattığı yerden ( tek ayağı havada ) ne demiş hele bir bakın : ''Beni lise takımında oynatmayan antrenörden , üniversitede süre almayışıma , 31.sırada draft edilişime kadar bir çok engelle karşılaştım ve hepsini aştım. Bu benim nasıl bir azimle oynadığımı gösteriyor. Ben 17 ayda 3 ameliyatı atlatabilecek birisiyidim. Yıldız olduğum andan beri dizim bu unvanı benden almaya çalışıyor , şimdi onunla savaşacağım ! ''



42 basketbol topunun olduğu evinde tuvalette bile top sektirdiğini de belirtmiş Arenas.

Yani daha ne denilebilir ki ? Sakatlığa bile mücadeleci bir bakış açısıyla yaklaşan , basketbol ve zafer uğruna dizine savaş açabilen bir adamdan söz ediyoruz !

Evet artık fikrim değişti. Arenas devrinin bittiğine değil inanmak bunu aklımdan bile geçirmiyorum. Bu adam tamamıyle çıldırmış , basketbolla kafasını hepimizin bozduğundan daha çok bozmuş. Geri dönecek ve şova devam edecek.

Sen NBA'in , basketbolun farklı bir yüzüsün Gilbert. Sen yıldız bir oyuncudan çok daha farklı bir şeysin daha ne diyeyim. Hayattaki amacınız her ne olursa olsun , hangi kulvarda mücadele ederseniz edin , şu '' Arenas mantığı '' yla başarısız olmanız imkansız !

Gençliğimde sık sık okuduğum NLP ( pozitif düşünme sanatı ) kitaplarında bir işi başarmanın en iyi yolu olarak '' O işin delisi olma '' yı göstermişlerdi. Hayalden öte hedefler için bile bu metodla başarıyı garanti eden satırları ilk okuduğumda komiğime gitmişti.

Size samimi bir şey söyleyeyim mi ? : Hiç de komik değillermiş !

Bir başka samimi itiraf : Seni Seviyorum Gilbert !

Yetenek fışkırıyor!



Basketball Prodigy

Henüz 11 yaşında. Hani çok klasik olacak biliyorum ama 2015 civarlarında yapılacak Draft'lerden birinde ilk 3'te seçilir aha buraya yazıyorum :)

Bu nedir yahu ? Şaka falan mı ?

İnanılmaz bir top hakimiyeti var 11'lik bücürümüzün. Öyle böyle değil yani ... Ayrıca şutu da yaşına ve fiziğine nazaran muhteşem. Hatta yaşına ve fiziğine göre demesek bile olur , tek kelimeyle muhteşem.

Çok çok sağlam bir oyun kurucu yetişiyor demedi demeyin. Nasıl ki futbol dünyası yıllarca şimdilerde fırtınalar estiren Wayne Rooney'in , Christiano Ronaldo'nun , hatta bu gibi amatör bir çocukluk videosu reklamlara malzeme olmuş Ronaldinho'nun büyümesini bekledi , basketbol camiası da Lebron'un lise yıllarında saydığı şafağı şimdi bu bücür için saymaya başlamıştır eminim :)

İzleyin ama nazar değdirmeyin ;)

Tenis toplarıyla çalışıyor , 21 numara giyiyor :) İşi biliyor :D

4 Ekim 2008 Cumartesi

NBA 2008-09 Takım Raporu - Philadelphia 76'ers


Gelenler:
Marreese Speights -F- (Draft),
Andre Iguodala –G- (Sözleşme yeniledi),
Louis Williams –G- (Sözleşme yeniledi),
Elton Brand –F- (Los Angeles Clippers),
Royal Ivey –G- (Milwaukee Bucks),
Kareem Rush –G- (Indiana Pacers),
Theo Ratliff –P- (Detroit Pistons),
Donyell Marshall –F- (Oklahoma City Thunders),
Maurice Cheeks -Antrenör- (Sözleşme yeniledi)

Gidenler:
Rodney Carney –G- (Takas Minnesota),
Calvin Booth –P- (Takas Minnesota),
Louis Amundson –F- (Phoenix Suns)


Tahmini İlk 5 :
PG : Andre Miller
SG : Andre Iguodala
SF : Thaddeus Young
PF : Elton Brand
C : Samuel Dalembert
Yorum :
Bu yıl sınıf atlayacak takımlardan biri Sixers. Bunu peşinen söyleyerek AI'ın gidişiyle '' one man show '' ayarlı kıytırık bir takım olmaktan çıkıp Andre Miller'ın dümene geçmesiyle adam akıllı bir takım haline gelmeye başlayan Sixers'lıları sevindirelim. Bu yazın en bomba hamlelerinden birini , tam istedikleri mevkiye nokta atışı yapmak suretiyle patlattılar ve Elton Brand'e Sixers formasını giydirdiler. Zaten pota altı savunmasında Dalembert - Evans kombinasyonuyla korkuyan Sixers oyunun her iki boyutunu da muazzam oynayan bir oyuncuyu da aynı mevkiye yerleştirerek adeta boyalı alanı ateşe verdi. Theo Ratliff takviyesini de bu noktaya değinmişken hatırlatalım. Yaşlı maşlı ama hala sıkı bir blok tehdidi Ratliff.

Brand'in yeni takımına adapte olmakta sıkıntı yaşayacağını zannetmiyorum. Keza Sixers Iverson'un gidişinden bugüne bir yenilenme sürecine girdi ve o süreç şimdilik gayet iyi gidiyor. Brand'e imzayı attırmış , yenilenen , idealleri olan bir takımda ona bol sıfırlı kontratı vermişsiniz. Adam rahat rahat tüm varlığını Sixers varlığına armağan etmeye fazlasıyla hazır. Sakatlık vs. olmaz ise Brand'in Sixers'da çok büyük işler başaracağını düşünüyorum.Öte yandan Iguodala'yla ilgili şüpheleri de ona hakettiği kontratı vererek ortadan kaldırmış , onun da kafasını rahatlatmışsınız. Antrenör yeniden sözleşme imzalamış. Eksik olan şutör mevkiine Donyell Marshall ve Kareem Rush gibi isimleri almışsınız. Miller'ı Bucks'ta ikinci guardlık vazifesini iyi kötü kıvırabilmiş Ivey'le yedeklemişsiniz. Pota altı savunmanızı Ratliff'le bir kat daha güçlendirmişsiniz. Gözde tıfıllardan Thaddeus Young beklentileri karşılamaktan ötede parlak bir gelecek vaadedecek işler yapıyor. Bunlar hep kovadaki deliklerin kapandığını işaret eden gelişmeler. İşte bu benzetme dediğim sonuca çıkıyor : Kova daha çok dolacak artık.

Yorum kısmında bundan daha fazlasına değinmek istemiyorum. Sixers bu yıl delikleri iyi tespit edip iyi yamalar yaptı , yerinde müdahelelerle takımı bir kat daha güçlü hale getirdi. Eğer savunmada problem yaşamaz , mevcut kombinasyonla uyumlu bir basketbol oynarlarsa yine play-off yapar ve hatta tur geçebilirler diye düşünüyorum. Geçen seneki Hawks mucizesi akıllara getirildiğinde Sixers için daha ilerisinin dahi mümkün olduğu aşikar gözüküyor.

Avantajları :
Çok ama çok sıkı bir pota altı savunması. Dalembert blok manyağı , oyunun savunma boyutunda NBA'deki en iyi görev adamlarından biri. Ayrıca kimselerin adını zikretmediği , ancak benim hayranlık duyduğum Reggie Evans diye bir adam var. Nuggets'taki ve Sixers'daki istatistiklerini inceleyin , bir çok defa 20 dakikada 18 ribaund , 16 dakikada 16 ribaund gibi istatistiklere rastlayacaksınız. Bu adamda ribaund konusunda özel bir sezgi yeteneği var. Mücadelesi de gayet muazzam. Pek farkında olmasanız da takınıza derinden derine çok şey katan enteresan bir oyuncu. Gerektiğinde güç bela da olsa skor da üretebiliyor.Dalembert'le iyi bir kombinasyon oluşturmuşlardı. Şimdi onun hücumdaki boşluğunu bir All-Star , Elton Brand kapatacak. Savunmada da yorulduğu anlarda Ratliff'le görev paylaşımı yapacaklar. Ratliff ve Brand'in savunma performanslarına tekrar tekrar değinmeyeceğim. Sixers'ın birbirinden beter 4 pota altı savunmacısı var şu an. Kritik nokta bu. Yeri gelmişken pozitif ivmedeki Jason Smith faktörünü de hatırlatmakta fayda var.

İstikrar...Evet yenilenme süreci hızla devam ediyor ancak bu yepyeni , gencecik oyuncularla oluşturulmuş bir düzen değil. Yılların tecrübesi Andre Miller'ı takımın sahadaki koçu yapıp etrafına Iguodala , Brand , Dalembert , Marshall gibi ligde uzun süre zarfında kendini ıspatlamış oyuncuları bir arada tutmak , onları ahenk içerisinde oyunda muhafaza etmek zordur. Ancak Sixers bu uyumu yakaladı ve yakalamaktan daha zor olan şeyi , yani mevcut uyumu muhafaza etmeyi de gayet iyi beceriyorlar. Takıma sonradan dahil olan isimler de bu düzene iyi ya da kötü bir şekilde ayak uydurmayı başarıyor. Uzun lafın kısası maya tutuyor , yola devam.

Andre Miller... Kim ne derse desin , bence o çok özel bir oyun kurucu. Bu takımda oyunu onun kurmasıyla bir başka oyun kurucunun kurması arasında çok fark vardır benim gözümde. Komple bir oyuncu olmaktan ötede tam bir maestro. Orkestra yönetir gibi yönetiyor takımı sahada. Bu ahengin en somut yüzü Miller'dır kim ne der ise desin. Top ondayken rahatlıkla arkanıza yaslanabilir ve takımınızın hücum organizasyonunu seyredebilirsiniz. Cheeks bu lütfun kıymetini bilmeli.

Iguodala ... Aslında şahıslara değinmeyi pek de sevmem ancak Sixers'ın yeni yüzü Iggy. Üstelik o artık sadece atletik bir skorer değil. Oyunun her yönüne katkı yapabilen , komplike bir lider. Önünde uzun yıllar var , henüz çok genç ama katettiği mesafe gerçekten takdire şayan.

Rotasyondaki değişim. Brand hamlesi Iguodala'nın kolaylıkla 2 numaraya kayması demek. Sixers bunun faydasını sezon içerisinde fazlasıyla görecektir.

3 sayı probleminin nispeten de olsa çözülmüş olması. Marshall ve Rush hiç de fena tercihler değiller. Keşke 3 sayı atmaktan farklı bir şeyler de yapabilselerdi.


Dezavantajları :
Sakatlık riski. Brand büyük oyuncu ancak sakatlığı hala akıllarda şüphe uyandırıyor. Ratliff ve Evans yaşlı sayılırlar , keza Miller da öyle. Takımın kemiğini oluşturacak oyuncularını sağlıklı bir sezon garanti ettikleri söylenemez malesef.

Play-off trenini son dönemeçte yakalar da Doğu'nun zirvesindeki isimlerle ilk turda karşılaşırlarsa bir çuval incir ( yani koskoca bir sezon ) haybeye berbat olabilir. Umarım bu durum takımın motivasyonunu pozitif anlamda etkiler.

Genel problemler. Bunlar her takımda olabilecek klasik sıkıntılardan ibaret. Her birine tek tek değinmek detaycılık olur , gerek yok. Fazla bir dezavantaj gözükmüyor şu an takımda. Olabilecekleri de yukarıda tek tek belirttik zaten.

Başarının anaharı :
Ön alandaki savunma başarısını arka alana da taşımak. Mevcut ahengin devam etmesi. Koçun ve sahadaki koçun ( Andre Miller'ın ) mutlak otoritesi. Gençlerin rotasyonda verimli bir biçimde kullanılmaları.

3 Ekim 2008 Cuma

NBA 2008-09 Takım Raporu - Detroit Pistons



Gelenler:
Walter Sharpe, -F- (Takas)
Trent Plaisted, -F- (Takas Oklahoma City Thunders)
Deron Washington, -F- (Draft)
Michael Curry –Antrenör- (Detroit Pistons yardımcı Antrenör)
Will Bynum –G- (Maccabi Tel Aviv)
Kwame Brown –P- (Memphis Grizzlies)
Rodney Stuckey –G- (Sözleşme yeniledi)
Arron Afflalo –G- (Sözleşme yeniledi)
Walter Herrmann –F- (Sözleşme yeniledi)
Gidenler:
Flip Saunders –Antrenör- (Serbest)
Jarvis Hayes –G- (New Jersey Nets)
Theo Ratliff –P- (Philadelphia 76’ers)

Kadro :

Tahmini İlk Beş :
PG : Chauncey Billups
SG : Richard Hamilton
SF : Tayshaun Prince
PF : Rasheed Wallace
C : Kwame Brown - Jason Maxiell - Antonio McDyess
Yorum :
Pistons'un evrim geçirdiği aşikar. Artık işler eskisi kadar yolunda gitmiyor , gitmedi. Fatura da koç Flip Saunders'a kesildi. Aslında ben Saunders'lı Pistons'un devam etmesini daha olumlu bir rota olarak görüyordum ancak içeride , bizlerin dahi kestiremediği ince detayların olduğu kesin gibi. Keza koçu koltuğundan eden o en kötü halin bile Doğu'da play-off yarı finali dolayları olduğu düşünüldüğünde işlerin o kadar da fena olmadığı ortaya çıkıyor. Ancak şöyle de bir gerçek var ki aynı ekol kısa bir süre önce değil Doğu play-off'Larında koşuşturmak , NBA finallerinde fırtınalar estirmekle meşguldü. Bu iki perspektif arasındaki kırmızı çizginin kurbanı Saunders oldu ve Pistons pek de yabancı olmayan yeni bir koçla yola devam kararı aldı.

Nedendir bilemiyorum ama içimde Avery Johnson'un Mavericks'teki ilk günlerini hatırlatan bir şüphe var. Hiç bir şey eskisi gibi olmayacak , son yıllarda etkisini kaybeden Pistons yavaş yavaş erimeye devam edecek gibime geliyor.Curry'le ilgili ciddi şüphelerim var , Dumars'tan başka güvenebileceğimiz hiç bir şey yok şu an tepede.

Kağıt üzerindeki manzara pek de fena durmuyor. Neticede ilk beş yine muazzam oyunculardan oluşuyor. Billups , Rip , Prince ve Sheed All-Star ayarında oyuncular. Yeteneklerinden zinhar şüphe yok. Öte yandan tecrübeliler , bu ligde olup olabilecek her şeye aşinalar. Yıllardır birlikteler , beraber çok şey kazanıp kaybettiler. Bunların her biri onları sıradan bir All-Star dörtlüsünden çok daha farklı kılıyor.

Center pozisyonuna zaman zaman Sheed kayacak ancak ben Sheed'in 3 sayı tehdidine güvenerek '' kağıt üzerinde '' dediğimiz şu manzarada onu 4 numaraya koydum. Keza Curry'nin ne yapacağını buradan kestirmek çok zor. Öte yandan alternatifler içerisinde tecrübe , kalite , disiplin gibi değerlere sahip ( son değere Sheed dahil değil ) McDyess , Maxiell gibi isimler var. Şimdi bunlara bir de Kwame Brown katıldı. İşte esas sürpriz de burada yatıyor bence.

Brown için Pistons haricindeki herhangi bir takım onun bitiş noktası olabilirdi. Yeniden doğabileceği 2-3 takımdan biri Pistons. Dumars da buna inanmış olmalı ki tüm eleştirilere ve Brown'un hayal kırıklıklarıyla dolu geçmişine rağmen onu kadrosuna kattı.

Pistons'un savunma temelli oyununda kendisinden ısrarla deli gibi skor üretmesi beklenen Brown savunma yönünü ortaya koyarak özgüven kazanıp kendine illa ki rotasyonda bir yer bulacaktır. Pistons onun kıpırdanması için muazzam bir atmosfere sahip ve bu faktör de Brown'u mutlaka içine çekip ona yeni bir kimlik kazandıracaktır. Ancak bu pozitif manzara bize Brown'un büyük beklentileri karşılayacağı anlamına gelmiyor. Keza Phil Jackson'un Lakers'ında bile kendine gelemeyen Brown'un Curry'nin Pistons'unda destanlar yazması şimdilik Burhan Altıntop'un Tuna Kiremitçi'yle Erbaa domates tarlalarında el ele yürüme hayali gibi bir şey :))))) ( Umarım izlemişsinizdir :) )

Aynı ekolü yeni bir koçla devam ettirmeyi hedefliyor kısaca Pistons. Kare as yine savunma ve hücumda takımda kemik rolü oynayacaktır.Bunun dışında Maxiell , McDyess , Hunter gibi oyuncuları kapsayan bir tecrübeli grup , Amir Johnson , Aaron Aflalo , Rodney Stuckey gibi oyuncuları kapsayan bir genç tayfa ve Will Bynum , Alex Acker , Walter Hermann gibi ikinci baharını kovalayan bir grup olacak Pistons kadrosunda. Dört grup ; kemik kadro , tecrübeliler , gençler ve ikinci baharını kovalayanlar. Hakikaten enteresan bir kombinasyon. Ancak kimlerin ön planda olacakları peşinen belli gibi. Bunun dışında gençler mi parlayacak , tecrübeler mi konuşacak , ikinci bahar güneşleri mi açacak bunu sezon içerisinde göreceğiz.


Avantajlar :
Süper ve tecrübeli kemik kadro. Billups - Hamilton - Prince - Sheed kombinasyonunun geçmişini ayrı ayrı ve grup halinde olmak üzere iki perspektiften incelediğimizde oldukça hoş bir manzara görüyoruz. Hoş bu berraklığı Sheed biraz bozuyor ama olacak o kadar. Takıma kattıklarına saysak hata etmeyiz herhalde.

NBA'in en büyük taraftar kitlesi.Maç başına 28.000 izleyici olmakla beraber Pistons ligin en çılgın taraftar kitlesine sahip.

Kaliteli gençler. Hakikaten seçimleri iyi yapıyor Dumars ve tayfası. Çok çok üst düzey oyuncular olmasa bile mental yönü kuvvetli oyunculara yöneliyorlar. Bu da savunma temelli oyun düzenine bu mantalite cevherlerinin verimli olup gelişebilecekleri şekilde dahil olmaları anlamına geliyor.Biraz daha açmak gerekirse ; herkesin sayı atmanızı beklediği bir ligde genç bir oyuncu olarak Pistons'a geliyorsunuz ve sizden sayı atmanızdan ziyade savunma yapmanız isteniyor. Takımınızla aylarca bunu çalışıyor ve parkeye adımınızı attığınızda ilk önceliğinizin savunma olduğunu düşünüyorsunuz. Bu perspektifte oynadığınızda oyuna olan konsantrasyonunuz skor beklentili bir oyuncuya nazaran çok daha üst düzeyde oluyor. Örneğin hücumda bir şutu kaçırdığınızda tüm gözlerin üzerinizde olduğunu hisseder , baskı altında hissedip motivasyonunuzu yitirirsiniz. Ancak savunmada adamınızı kaçırıp bir basket yediğinizde daha bir kamçılanırsınız. Pistons bu işi çok iyi beceriyor ve her ne olursa olsun mental yönü kuvvetli gençlerini her daim sahada diri tutuyorlar. İşte bunu seviyorum.

Sadece gençlerin değil , diğer oyuncuların da mental yönlerini tetikleyecek seçimler yapıyor Pistons. Örneğin yıllar yılı NBA fırsatını bekleyen Acker , Bynum gibi oyuncular sahaya çıktıklarında bu ligde tutunabilmek için af buyurun köpek gibi saldıracaklardır.

Kwame Brown mu ? Bu zaten onun son şansı ... Ya herro ya merro Brown !

Yerleşik savunma ekolü , bu mantık ve disiplin her daim kazandırmıştır.

Dezavantajları :
A.J misali Curry'i de şişirdikçe şişiriyoruz ancak Pistons'un taze '' Head '' coach'u koskoca bir kapalı kutu konumunda şu an. Takımı çok sıkı çalıştırdığını biliyoruz ancak bu yeterli değil. Teknik yeterliliği , tecrübesi , hakimiyeti , takım üzerindeki etkisi , ne var ne yok herşey muamma şu an. Gönül isterdi ki şimdi Detroit'te olayım , bir kaç Pistons idmanı izleyip Curry hakkında şöyle ya da böyle diyebileyim. Ancak buradan gözüken şimdilik koca bir muamma.

Ya da şöyle düşünün ; NBA'de ilk kez baş antrenörlük yapacak biri takımın en büyük 4 kozundan biri durumundaki Rasheed Wallace'a ne kadar söz geçirebilir , onu ne kadar zaptedebilir ki ?

Sheed'i geçenlerde youtube videolarını yayınlayan bir TV kanalının komik videolar kuşağında gördüm. Soyunma odasına giden koridorda öyle öfkeliydi ki , hızlı hızlı yürürken geriye doğru elini şöyle bir '' canınız cehenneme be '' der gibi savururken fırlattığı havlu 4-5 metre gerisinde yürüyen şöyle takım elbiseli kelli felli bir takım yetkilisinin suratına '' haşırt '' diye dolanıp adamı sendeletti :) Daha fazla detaya gerek var mı ? :)

Bir kaç sezondur devam eden düşüşün bu yıl da takımı sürükleyip geriletmesi ihtimali. Tabii bunu tetikleyen en büyük bir kaç faktörden biri de Celtics , Magic , Cavaliers gibi , Pistons'u doğunun zirvesinden eden takımların son bir kaç sezondur süregelen yükselişleri.

Bire bir eşleşmelerde sıkıntı yaşayabilirler. Sheed agresif savunma yapıyor belki ama faül problemi onu Garnett , Howard , Okafor gibi güçlü uzunlar karşısında iptal etmeye yetebiliyor. Ha bir de teknik faül problemi var ki ona hiç değinmiyorum. Sheed sahada yokken özellikle play-offlarda bu tip isimleri durdurmak çok ama çok güç Pistons için. Kısaları savunmakta sıkıntı yok ama boyalı alan savunması Big Ben gittiğinden beri Allah'lık.

Başarının anahtarı :
Mevcut ekolün asla terkedilmeksizin yeni kadro ve teknik ekiple devam ettirilmesi. Yani iş öyle bir hal aldı ki ya inceldiği yerden kopup yeni bir sayfa açılacak ( ki bu Pistons'un kısa vadede sonu demek ) , ya da geriye kalan o ince rabıtaya sımsıkı sarılınarak yeniden eski güce kavuşulacak. Uzunlardan özellikle savunmada yüksek verim alınması gerekiyor. Maxiell , McDyess gibi isimlerin oyunun her iki boyutunda da sürpriz performanslarını esirgememeleri lazım.

Tabi bir de kare as'a iyi bakmak lazım. Pistons'un kemik kadrosunu yedekleyen her 3 gruba mensup oyuncu da Celtics gibi bir rakip karşısında pek de güvenilir sayılmaz. Her bireyin mevcut ekole harikulade adapte olup Pistons disiplini ve sertliği içinde Bad Boyz modunda mevzuya devam etmesi gerekiyor. Bunun için de koç otoritesi şart.

Hadi hayırlısı


Geçtiğimiz sezon Galatasaray Cafe Crown formasıyla izlediğimiz ABD'li uzun Charles Gaines San Antonio Spurs'ün hazırlık kampına katılmış. Eğer başarılı görülürse kontrat imzalayıp yeni sezonda Spurs forması giyecekmiş.

Müsadenizle yok artık charles gaines demek istiyorum :) Gaines güçlü ve patlayıcı özellikte biri olmasına rağmen oldukça yavaş , hele ki NBA'de çok çok ağır vasıta kalır gibime geliyor. Ayrıca akıllara zarar bir serbest atış yüzdesi var :)

Siz rakamlarını karıştıradurun , ben Anıl'la kulak misafiri olduğumuz ( salsabasket.net ) GS Cafe Crown idmanından bir anekdot vereyim size. Ben abartı olduğunu düşünüyorum ama güvendiğimiz kaynak ısrarla doğru diyor , bir idmanda 5/100 gibi bir yüzdeyle serbest atış atmış Gaines :) Abartı olsa da farketmez , genelde bu civarlarda serbest atış atıyor zaten :)

Hayırlısı olsun bakalım.