29 Temmuz 2015 Çarşamba

All-Star'dan Baristalığa: Vin Baker'ın öyküsü


Dünyanın en uzun ve muhtemelen en ünlü baristası, hayatına yoğun bir kahve bankosunun arkasında
devam ediyor. South County'de bir yerlerde kahve molası vermek isteyen Starbucks müşterilerinin dükkana girer girmez gördüğü ilk şey, bu dev adamın tebessümü ve rahatlatıcı karşılaması.

''North Kingstown'ı seviyorum. Bana memleketimi anımsatıyor, bu yüzden burada rahatım'' diyor, 2.11 metre boyundaki bu dev adam: ''Buradaki halkı seviyorum. Starbucks'ın sürekli gelen müşterileri var ve birçoğu artık beni tanıyor.''

Onun adı Vin Baker. Hani şu Oldy Sayrbook, Connecticut'ta doğup büyüyen, New England'ın tüm zamanlardaki en büyük basketbolcusu olark Hartford'u bitiren... 2000'de Sydney'de altın madalya kazanan Rüya Takım kadrosunda yer alan, 4 kez All-Star olup ikisi Boston Celtics'te olmak üzere NBA'de tam 13 sezon geçiren Baker.


Aynı Baker, kariyerinin sonlarını alkolizm tedavisi görmekle geçirdi. Bu illet, bir restoran batırmaktan ufak çaplı birçok batık işe kadar bir dizi finansal başarısızlıkla birleşip Baker'ın kariyeri boyunca kazandığı 100 milyon doları yerle bir etti.

Bugün 43 yaşında  olan ve yeni bir evlilik yapan dört çocuk babası Baker, şu sıralar bir Starbucks şubesini yönetmeyi denemekle meşgul. Firmanın CEO'su Howard Shultz'a (aynı zamanda eski Seattle SuperSonics sahibi) kendisine verdiği bu fırsat için minnettar. Aynı zamanda babasının Connecticut'taki kilisesinde de rahiplik eğitimi görüyor. En önemlisi; dört yılı aşkın bir süredir ayık.

''Bu şirkette hepimiz için fırsatlar var. Starbucks'ta harika bir konumum var ve insanlar mükemmel'' diyor Baker.

Basketbol severler belki de başlarını sallayıp Baker'ın hayatını trajik ve faziletsiz bulacak. Ancak Baker artık öyle düşünmüyor. Ona göre hikayesinin kalan bölümü kurtuluştan ve kötülükleri aşıp kalan bölümde başarıyı bulmaktan ibaret.


''Hayattan dersler çıkardığınız vakit, finansal olarak hangi seviyede olduğunuz çok da fark etmiyor. Bunun en önemli parçası, bunun yeniden olabileceğinin farkında olmak. Ben bir alkoliktim. Bir serveti yitirdim. Muhteşem bir yeteneğim vardı ve onu kaybettim. Dışarıdan bakan insanlar için ''vay be'' denecek haldeyim. Bana göre ise 43 yaşındayım ve 4 çocuğum var. Parçaları bir arada tutmak durumundayım, ben bir babayım. Babamın kilisesinde bir rahibim. Hikayemi kabullenmek ve aksi yönde yeniden çıkış yakalamak durumundayım. Kötü namımı doğru yolda kullanabilirsem birçok insan bana şükran duyup 'bu adam hayatını yeniden kazanmaya çalışıyor' diyebilecektir.''

Groton'da yaşayan Baker, perakende yönetimi üzerine bir kariyeri basketbolla birleştirebilme arzusunda. Eski takım arkadaşı Jason Kidd'den Yaz Ligi'nde Milwaukee Bucks'ta yardımcı antrenörlük yapması için bir teklif bile aldı. Kesinlikle iyi bir hatip ve aktif ve emekli birçok oyuncuya nasihat verme konusunda son derece başarılı. Bunun gibi bir takım yetenekleri var.


Baker, 1993 NBA Draftı'na Hartford'un tüm zamanlardaki en büyük basketbolcusu olarak katıldı ve 8. sırada seçildi. Devamında Milwaukee Bucks ile 10 yıllık 17.5 milyon dolar değerinde bir sözleşme imzalayıp iki kez All-Star oldu. Devamında 1997'dde Seattle Supersonics'e takas edilip 7 yıl için 86 milyon dolarlık kontrata imza koydu.

İyi oyunu devam etti; ancak Sonics onu 2002'de Celtics'e takasladı. Baker'ın yıldızı sönüyordu. 2004'te çıktığı ilk 35 maçın 21'inde double-double yaptı, ancak Koç Jim O'Brien'la yaşadığı tartışmalar alkol problemini açığa çıkardı. Baker, 2013'te New York Daily News'a verdiği bir demeçte çift karakterli bir hayat yaşadığını söyleyecekti: ''TD Garden'da bir yıldız, sahilde bir ayyaş...''

Celtics onu üç kez cezalandırıp kontatında 35 milyon dolar daha alacağı varken serbest bıraktı. Oyuncular Birliği, Baker'ın durumuyla ilgili bir mağduriyet girişimi gerçekleştirip iki taraf arasında bir finansal anlaşma temin etti. Knicks, Rockets ve Clippers'la devam eden düşüş, 2006'da Baker'ın aktif kariyerinin sona ermesiyle son buldu.

Baker'ın bir sonraki badiresi finansal problemlerle boğuşmak olacaktı. Connecticut'a bağlı Durham kentindeki evini ve restoran (Vinnie'S Saybrook Fish House) ortaklığını kaybetti. 2012'de muhasebecisi Donald S. Brodeur ile kötü yönetim ve kontrat ilkelerine itaatsizlik sebebiyle yollarını ayırdı. Baker, bu davanın hoşgörü ve anlayışla sonlandırıldığını açıklarken ailesini desteklemek için çalışmak zorunda olduğunu da açık ediyordu.


''Bunun asla sona ermeyeceğini düşünüp kararlar vermek ve bu bağımılığa daha fazla batıp daha fazla para harcamak, kaybetmenin kesin yollarından biri. Eğer kişisel hayatınızda bir perspektifiniz yoksa, yani 1 milyon dolar veya 15 milyon dolar nedir, ne demektir bilmezseniz, o para gider.''

Las Vegas'a Bucks'a katılmak için geldiğinde takıma teknik olarak yardım edemese de bazı oyuncularla finans mevzuları üzerine konuştu. Bugünlerde takımlarda 4. veya 5. opsiyon olmuş oyuncuların bile 50-60 milyonluk sözleşmelere imza attıklarını görüyor.

''Birçok mevzuda gördüğüm şey şu ki daha fazla para, daha fazla problem demek. Bence bugünkü profesyonel sporlarda takımlar, genç adamların olağanüstü paralar kazanarak düşecekleri kişisel mücadelelerle yüzleşmek zorunda. Benim için bu büyük bir kavgaydı. Henüz All-Star olmamış adamlara 80 milyon dolar veriyorsanız, bu çocukları bu konularda konuşabilecekleri kimselerle bir araya da getirmelisiniz.''

Bu konuşmalarda nelere öncelik verileceği sorulduğunda ise Baker şöyle anlatıyor: ''Bu çocukların bu parayı garanti olarak görmemeleri gerekir. Bu para bugün burada, kabul. Ama yarın gitmiş olabilir. Yanlış finansal tercihler ve kararlar ya da birlikte iş yaptığınız kimseler, tıpkı benim hayatımda olduğu gibi saha dışında sizi yerle bir edebilir. Kontratı imzaladıktan sonra o parayı hiç edecek yüzlerce şey çıkabilir.''

''Bence etrafınızı çok güvendiğiniz, size her yanlış adımda ''Hatalısın, onu alma, şuraya gitme, şu kişi iyi değildir'' diyebilecek birileriyle doldurmaısınız. Ayrıca hesabınızdan çıkan her kuruşun nereye gittiğini bilecek kadar olay kontrolünüzde olsun. Bir aile dostuna ya da muhasebeciye güvenmeyin. Sorumluluğunuzun ve farkındalığınızın farkında olun, zira insanlar sizden çalacaklardır.''

Tedavi gören tüm alkolikler gibi Baker da her günün kutsanmış bir değer ve mücadelenin bir parçası olduğunu söylüyor. Şimdilerde 43 yaşındaki bu adam, orta yaştaki bir adamın perspektifine sahip ve 22 yaşındaki taze milyonerin partiyle dolu hayatından ve bakış açısından son derece uzak. İstediği tek şey, geri dönüş hareketini sürdürmek.


''Bu iş benim açımdan hapisanede ya da mezarda bitebilirdi. Bu tip hikayeler genelde öyle biter. Bu işin içinden çıkacak gücü çağırmak, Starbucks'ta perakende yönetimi yapıp aileme iyi bir hayat sunmak, NBA'de olup fade away jump shot atan 2.11'lik bir adam olmaktan daha heyecan verici ve destansı. Her sabah yeni bir enerjiyle uyanıyorum, herşeyden önce alkol bağımlılığı ya da utanç duyma gibi bir durumum yok artık. Bakmam gereken bir ailem var ve şovun devam etmesi gerekiyor.''

Çeviri: Ahmet Melik SUBAŞI (@ahmetmsubasi)


Metnin orijinali: Kevin McNamara ( @KevinMcNamara33)

Link: http://www.providencejournal.com/article/20150727/SPORTS/150729380


Hiç yorum yok: