Yılın ilk günü , yani 1 Ocak 2010 akşamı , Istanbul'da 87.7 frekansıyla yayın yapan NTV Spor Radyo'daki '' NBA Kuponu '' programına konuk olarak katılacağım. Maçları yorumlayacağız falan , daha önce telefonla yaptığımız bağlantıları dinleyenleriniz olmuştur belki , onun gibi işte.
31 Aralık 2009 Perşembe
Bu akşam NTVSporRadyo'dayım
Yılın ilk günü , yani 1 Ocak 2010 akşamı , Istanbul'da 87.7 frekansıyla yayın yapan NTV Spor Radyo'daki '' NBA Kuponu '' programına konuk olarak katılacağım. Maçları yorumlayacağız falan , daha önce telefonla yaptığımız bağlantıları dinleyenleriniz olmuştur belki , onun gibi işte.
Yeni yıl sürprizi !
30 Aralık 2009 Çarşamba
2009'dan unutulmaz anlar ( Mix )
Herkese mutlu yıllar.
26 Aralık 2009 Cumartesi
Kurtlar Vadisi NBA
Bugün Hürriyet gazetesinin konuyla ilgili attığı başlık hoşuma gitti , baya güldüm. Dar vakitte simgelendirdim hemen :)
KURTLAR VADİSİ NBA
Ha mevzu ne derseniz , Gilbert Arenas'ın Verizon Center'daki kendisine ait dolapta boş silah bulundurmasının ortaya çıkması ve Agent Zero'nun ceza alması.
Delonte West ne alaka diyenlere de West'in bu sezon başında sırtında bir çift pompalı tüfekle yakayı ele vermesini hatırlatalım.
Bence büyütüldüğü kadar da tuhaf değil bu olay. Şahsen ben de NBA'de oynayan bir Amerika'lı olsaydım , emin olun benim de en az 2-3 tane silahım olurdu. E tabi , bunda benim şahsi merakımın etkili olduğunu söyleyeyim , sonra her NBA oyuncusunda olmalı gibi anlaşılmasın. Burada yanlış olan silahları uygunsuz zamanlarda uygunsuz yerlerde bulunduruyor olmak. Hele ki Arenas gibi adidas'ın vitrin yüzü olabilmiş bir oyuncunun , kendisini ve ligi bu şekilde kötü bir haberle temsil etmesi pek yakışık almıyor. NBA'in vereceği ceza çok ağır olmayabilir , ama yarın öbürgün adidas çıkıp '' Kontratoyu fesh ediyorum ulan '' derse , o vakit boş bir silahın ne kadar vurucu olabildiğini görürüz.
24 Aralık 2009 Perşembe
Kobe Briant ?
Haftanın en iyileri ( 12-19 Aralık '09 )
12 Aralık top 10
13 Aralık TOP 5
14 Aralık Top 10
15 Aralık Top 10
16 Aralık Top 10
17 Aralık Top 5
18 Aralık Top 10
19 Aralık Top 10
Aaaah Ahhh ... ( Neşeli günler )
Harris bu şekilde iç geçiriyor olmalı bu günlerde. Dün gece Wolves'a da içeride kaybederek 2-27 oldular. Çocukluğunu özlüyor mudur bilemem , ancak şu ikinci resimdeki anı özlüyor olsa gerek Bence geçen sezonun en iyi buzzer-beater'ıydı , canlı izliyordum dakikalarca inanamıştım. Keza Harris ve Iguodala da öyle.
Haftalık bülten ( 12 - 19 Aralık '09 )
Geçtiğimiz hafta yine basketbol ve NBA namına önemli gelişmeler yaşandı ; kısa kısa haftalık bültenimiz başlıyor.
2010 geliyor !
2010 Basketbol şampiyonasının heyecanı 2010'a yaklaştığımız şu günlerde iyice sarmaya başladı. Geçtiğimiz hafta içerisinde malum iş seyahatlerinden birinden dönüşümde Atatürk havalimanının dış hatlar kısmında karşılaşıp bir kaç saniyeliğine duraksadığım afişleri hala varsa görmeyenler eminim şimdi aynı heyecana kapılacaklardır. Özellikle Kobe'li olanı görünce bir kaç saniyeliğine hayattan koptum sanki.
Kendisi geçtiğimiz hafta içerisinde medyaya tanıtıldı. Gözlerinin rengine değinmeme gerek yok sanırım. Bundan hariç yakasındaki nazar boncuğu , şortundaki lale deseni ve başının hilal şeklinde olması gözlerden kaçmıyor. Daha cici bir şeyler olabilirdi , ama bu da gayet tatlı olmuş. Dizayn edenlerin ellerine sağlık.
Kuralar çekildi !
Olup biten bu işte , dikkatimi çeken takım detaylarına haftalık analizde değinmeye çalıştım. İşin bir de magazin boyutu var , o da birazdan...
22 Aralık 2009 Salı
Haftalık NBA Değerlendirmesi ( 12 - 21 Aralık '09 ) - 2
Molanın ardından Heat'le devam ediyorum. İşler pek de yolunda sayılmaz , yine de galibiyetlerinizin mağlubiyetlerinizden fazla olması güzel.
Martin hala dönmedi ve Kings inişli çıkışlı sezona Tyreke Evans mucizesiyle devam ediyor. Sezona 13-14'le devam ediyorlar ancak iç sahada durum 10-3. Hiç fena sayılmaz. Evans'ın yanısıra J-Thompson'un da 10 iç saha maçında double double yapmış olması hoş detay. Neyse geçelim hoşu beşi , bu adamlar dün bir NBA rekoruna ortak oldular. Bulls'la oynanan maçın son 20 dakikasının skoru : 58-19 ! Kings 35 sayı geride olduğu maçta öyle bir geri dönüş yaptı ki , rakamların bu denli konuştuğu bir sahnede söyleyecek kelime bulmakta zorlanıyorum. Karşınızdaki an itibarıyle New York gibi bir takıma ilk yarıda 31 sayı atabilmiş bir Bulls dahi olsa , böyle bir seri yakalamak hakikaten her babayiğidin de harcı değil. Son çeyrek skoru 33-10 ! NBA rekoru mu ? 36 sayı geriden gelen Nuggets'ta.
Bol bol koşturup şut atarak yazı beklemek. Knicks'in tüm yaptığı şey bu , girerse ne ala , girmezse selametle. Çok istikrarsız bir grafik çıkıyor haliyle ortaya. Yaz gelse de denize girsek ...
Raptors, 13-17. Dile kolay, 30 maç olmuş. Triano hala bir şeyleri denemekle ve yanılmakla meşgul. Try-ano deseler yeridir. Hidayet 50 küsür milyonluk bir adam gibi oynamıyor , aslına bakarsanız DeRozan'ın beklenenden çabuk adapte olması ve Chris Bosh'un muhteşem oynaması dışında pek de dikkat çekilecek bir şey yok Raptors'da. Şu an bana en yakın gelen ihtimal , Triano'nun vadesinin çok da uzun olmadığı. Ayrıca 365 gün önce bugün , Hidayet all-star olmalı diye kendimizi paralıyorduk. Bugün kimsenin öyle bir kaygısı yok.Magic taraftarının bir fobisi olmak dışında pek de fonksiyonel değil Hedo bu yıl.
Bana Pistons demeyin. En azından Hamilton, Prince ve Gordon tam olarak dönene kadar!
Clippers. Bence sezonun en büyük hayalkırıklıklarından biri. Griffin'i merakla bekliyoruz. Kaman dışında elle tutulur tek isim yok. E hani Gordon,hani Davis , hani Thornton , hani Camby ?
Bucks. Koçum Ersan. Düşündüğümüzden de kolay oldu sanki bu iş. Ersan'ımız ilk beşe yerleşti , gayet de güzel götürüyor. Geçen hafta içerisinde Lakers'a 1 sayıyla kaybettikleri maçta 24 sayıyla kariyer rekorunu kırdı. Gayet iyi ribaund çekiyor , ah bir de o basit hatalar olmasa... Neyse Redd de döndü , güzel günler yakın.
İflah olmaz bu Bulls. İşleri çok çok zor. Daha bugün ortaya çıktı takımın şu an itibarıyle tek adam gibi oynayan oyuncusu Deng'in 1 haftadır kırık parmakla oynadığı. Vallahi helal olsun adama , iyi de yapmış. O da olmasaydı Bulls daha bize neler gösterecekti kimbilir? Bence kese kağıdını Nets taraftarı değil , Bulls taraftarı taksın kafasına!
Kısa kısa bitiriyorum ; Pacers Granger'ı bekliyor, Sixers çıkışı yakaladı ,yürüyedursunlar. Wizards Doğu'nun en büyük hayalkırıklığı konumunda , sorarım size neden diye ? Warriors ikinci yarıya doğru anca toparlayacaktır , Nets ve Wolves'tan pek ümidim yok. Sadece Wolves'ta biraz kıpırdanma var ,malum geçtiğimiz hafta Kevin Love döndü ve yeniden Wolves'u domine etmeye başladı. Artık daha hızlı ve skorerler.
Haftanın detayları , NBA Magazin , Spot ışıklar ve diğer haberler daha sonra ...
Haftalık NBA değerlendirmesi ( 12-21 Aralık '09 )
NBA'e tahmin yapan kitle için '' Kara Cuma '' diye bir tabir vardır. Cuma geceleri bir şeyler hep ters gider NBA'de. Celtics cuma haricindeki günlerde 17-1 , Cuma günleri ise 3-4. Sanırım Cuma'nın uğursuzluğu en çok Celt'lere tezahür ediyor.
Magic'le devam ... Nelson yavaş yavaş dönecek , bunun haricinde üçlük sevdası devam ediyor Magic'in. Lewis , Carter , Pietrus , Barnes , Redick ... Çemberi gören üçlüğü gönderiyor , pek hayır görmüyorum bu işin sonunu. Howard'ı daha efektif kullanmaları gerek , bu hususta da Gortat ve Bass'tan daha fazla katkı gerekiyor. 20-7'lik yüzdeyle Hawks'ın bir galibiyet üstündeler Güneydoğu konferansında.
Hawks bu sezon tartışmasız ligin en büyük çıkışı gösteren takımı. Tamam , yıllardır süregelen bir gelişim ve vaad edilen pozitif bir istikbal var , eyvallah. Ancak merdivenleri standart sıçramalarla adım adım çıkan bir çekirgenin bir anda bu denli sıçraması şüphesiz ligin en büyük değişimlerinden biri. 1 yıl sonra göreceğimi düşündüğüm Hawks'ı izliyorum bu sezon. Ligin en iyi savunma yapan ekiplerinden biriydiler geçen yıl , bu yıl hücuma daha fazla önem veriyorlar ve bunun meyvesini de fazlasıyla yiyorlar. Magic'in hemen ensesindeler , bana sorarsanız geçecekler de.
Mavericks 20-8'le yola devam ediyor. Geçtiğimiz hafta Rockets'la oynanan teksas derbisinde Nowitzki'yle Landry fena çarpıştılar. Landry'nin üç dişi olay anında kırıldı ve Dirk'ün koluna baya baya bir saplanadurdu. Nowitzki'siz devam ettikleri bu maçı uzatmalarda Rockets'a verdiler. Bunun haricinde yine Dirk'süz oynadıkları Cavs maçı dahil 4 maçta da fire yok. Buyrun , Landry'le Nowitzki'nin pozisyonu hemen aşağıdaki videoda. Hakikaten kötü yahu , Landry'nin 3 dişinin birden kırıldığı bir pozisyonun ardından tık dememesi de şaşırtıcı. Üstüne üstelik bu adamın ilk vakası da değil bu ; Nisan 08'de idmanda Mutombo'dan yediği bir dirsek sol ön dişlerinden birine mal olmuştu. Aynı diş aynı ayın 24'ünde bir play-off maçında Boozer tarafından kırıldı , ve şimdi de bu vaka. Landry alışmış olmalı , bu geceki maç için '' Bir şeyim yok yaa amma abartıyorsunuz , oynarız evelallah '' türünde bir açıklama yaptı.
Suns bu sıralamada burada olmayı iç saha performansına borçlu olmalı. Son Cavs maçı dışında 10'da 10 gidiyorlardı Arizona'da. Cavaliers dün seriyi bozmayı başardı. Nash , Amare , Hill ve arkadaşları saha içinde olduğu kadar saha dışında da baya bir eğleniyorlar. Buyrun size takım içinden samimi görüntüler , Suns korosunun ağzından All Night Long :
Cavaliers Mavericks hezimetinin ardından Arizona'da kurdele kesti ve hatayı telafi etmeyi başardı. Bu iki maç dışında geride kalan hafta içerisinde oynadıkları 4 maçı da kazanmayı başardılar.
İşte bu haftanın anket sorusu ; hangisi daha iyi ? Mavericks ? Nuggets ? Nasıl ama , güzel soru değil mi? En azından ben bir cevap bulamadım. Ancak Billups olmadan bu takımın işi çok zor söyleyeyim. Ligin sayı kralı Melo bu sezon beşinci defa 40 ve üzeri sayı üretti bu hafta , hele son Grizzlies maçının son çeyreğini görmeliydiniz. Bu kahraman daha ne yapsın ? Hafta 3 seri galibiyetle iyi başladı , ancak Billups sakatlanıp gidince işler karıştı. Son iki maçta deplasmanda Hornets'a ve Grizzlies'e kaybettiler. Acilen dön adamım.
Billups demişken , bugün konyalıportlandlılar blogunda gördüm. Bizim '' Günde 2 bardak süt '' kampanyasına benzer bir şey Amerika'da da var ve NBA oyuncularını figür olarak kullanıp çocukları süt içmeye teşvik etmeye çalışıyorlar. Allah aşkına KP'deki gibi aynı soruyu ben de sorarım, şu resme bakıp süt içmek isteyen çocuk var mıdır yahu ? :)
Ben yokluk içinde varlık diye buna derim işte ! Rockets'e biri bütün sezon Yao ve T-Mac olmadan oynayacaksın dese herhalde baya sağlam bir küfür yerdi. Düşünsenize Magic'e Howard ve Carter olmadan oynayacaksın dediğinizi ?! Ya da Raptors'a Bosh ve Hidayet olmadan ...Bu uğursuzluk bu adamların da Adelman'ın da umrunda değil. 16-11'le Spurs'ün hemen ensesindeler. Ariza-Brooks-Battier ve Scola , her biri çok iyi ancak Scola bir başka, bu haftanın köşe kahramanı işte bu adam. Toronto deplasmanındaki 101-88'lik facia ve zoraki Nuggets zayiatı dışında gayet iyi bir hafta geçirdiler. Rockets'ın umuttan öte takdire şayan bir mücadelesi var ve bu onlara yetiyor.
Acı gerçekler ... Geçen haftaki değerlendirmede Oden'in sezonu kapatışına değinmiştik. 17-12'yle Kuzeybatının ikinci sırasındaki Blazers'tan gelecek hafta söz ederken üçüncü sırada diye söz edeceğiz sanırım. Kötüye doğru gidişe rağmen 5 maçtan 3 galibiyet çıkardılar. Heat ve Suns maçları önemliydi ancak diğer 3 maç alarm sinyallerini net bir biçimde gösterdi bizlere. Blazers cephesinde dikkat çeken şey Miller'ın takas edilme olasılığı ve yine aradan çıkarılmak istenen Bayless'in beni bırakmayın der gibi oynamaya başlaması. Geçenlerde hangi dağda kurt öldü bilemiyorum ama 29 sayı atarak Heat deplasmanında Wade'in ve arkadaşlarının bileğini bükmelerinde baş rolü oynadı. Blazers'da bir değişim olur gibi sezon içerisinde ya , dur bakalım. Manzara iyi ama gidişat pek de parlak değil.
Ligin en iyi iç saha takımlarından biri daha. Deplasmanda mı ? Kayıplar ! İçeride Lakers'ı deviren Jazz bir sonraki maçta Wolves'a gene kaybetti. Jazz de olmasa Wolves'un karnesi bitikti zaten bu yıl. Neyse , sonra bir Hawks deplasmanı oynadılar ki evlere şenlik. Maçın ilk yarısı 44-33 bitti o kadar söylüyorum. Haliyle kaybettiler. Magic deplasmanı da hakeza öyle , Nets ve Bobcats'i deplasmanda geçmeleri iyiydi. Buna rağmen nihayetinde 5-8'lik deplasman karnesi play-off için düşündürücü.
Spurs ve Duncan 15-10'la devam ediyor. Duncan Duncan Duncan ... Şöyle söyleyeyim , top çalma haricinde takımın her alanda istatistik lideri kendisi. 19.7 sayı - 3.3 assist - 10.5 ribaund - 2.1 blok - %55 şut yüzdesi... İç sahada da 12-4'ler. Çarklar dönedursun , play-off'ta görüşürüz.
CP3 , onu izlemek büyük bir keyif. 12-14'lük Hornets için aynı şeyi söyleyemeyeceğim. Arada bir parlayan Stojakovic'in istikrarı ve Okafor'un daha domine oynaması şart. CP3 daha ne yapsın ?
Grizzlies'in Mavericks ve Cleveland'ın ardından son kurbanı Nuggets oldu. Mayo ve Gay'e diyecek hiç bir sözüm yok ancak o kimselerin kolaykolay sevmediği Randolph var ya , Nuggets'i tek başına yıktı resmen. 32 sayı 24 ribaund nedir yahu ?!
Fifty-Fifty. 13-13 , deplasmanda 6-6. Thunder kararlı , thunder dinamik ,Durant inanılmaz. Onun 20 sayının altında kaldığı 5 maçı da kaybettiler , sırf bu detay bile yeter Thunder'ın numarasını çözmeye. Yine de beklenenden çok daha iyiler. Umarım bir kaç sezon içerisinde gelişimleri Hawks'ınki kadar hızlı olur. Bunu gerçekten isterim.
Biraz mola , birazdan devam.
16 Aralık 2009 Çarşamba
Çileden çıkanlar
Bakınız , hemen aşağıda dün gece New Jersey Nets'in Cleveland Cavaliers'a konuk olup kaybettiği maçta Devin Harris'in çileden çıkışını belgeleyen bir video var.
Videoyu ilk izlediğinizde '' Ne alaka canım , biraz sert bir faül olmuş o kadar '' diyebilirsiniz. Aslında ben de öyle düşünüyorum. Keza Haris'in orada ( her ne kadar flagrant faül çalınmış da olsa ) Moon'a karşı bir kastı yok , topu kesmek istemiş ancak Moon topu aşağıya doğru indirir gibi yapınca ıskalayıp kafasına vurmuş. E o hızla havadayken böyle bir şey yapınca Moon da olsanız tepetaklak oluyorsunuz. Üstelik Shaq'a top çaldırmış ve haliyle sinirlenmiş bir Harris bunu yaptıysa bunda çok da şaşılacak bir şey yok.NBA tüm caydırıcı önlemlere rağmen ( ki Harris'in ceza alması gündemde , pozisyon incelenecek ) bu gibi durumlara aşina.
Burada Harris'in ve Nets'in çileden çıkışını belgeleyen şey faül değil , faül sonrası gelişen durumlar. Açıkçası bu videoda benim en çok dikkatimi çeken şey bu oldu. Harris'in , Simmons'un , Hassell'in bakışlarına bir bakın. Sanki sokakta cereyan edecek bir ghetto kavgasına hazır gibiler , Türk işi tabirle gavura bakar gibi bakıyorlar kişilere ve olaylara.
Her neyse , Dün geceyle birlikte 3-24 olan Nets'te işler hiç ama hiç iyiye gitmiyor. Pozisyonun kahramanı Harris'in bir kaç gün önce GM'e kadar gidip '' Ne olacak bizim bu halimiz ? Amacımız yok , vizyonumuz yok , hiç bir şeyimiz yok. Ne yapacağız ? '' diye çaresizce dert yanışının ardından sahaya da yansıyan bu gerginlikten bir an önce kurtulması gerekiyor New Jersey'lilerin.
Belki bir takas işe yarar diyeceğim ancak çok da büyük bir hamle beklememek gerek. Nets'in 2010'daki salarcy cap boşluğuna ihtiyacı var ve korkarım o zamana değin beklemeleri gerekecek.
Çileden çıkanlar diye söze başlamışken. Dün gece Heat'ten 20 sayı fark yiyen Raptors , bir önceki maçta Rockets'ı öyle etkili savundu ,( 88 sayıda tuttular ) öyle çileden çıkardı ki , tıpkı Nets'in bir numaralı oyuncusu Harris gibi Rockets'ın da bu sezon itibarıyle başrol kahramanlarından Ariza da çileden çıktı. Enteresandır , olay yine bir top çaldırma durumuyla vuku buldu. Videoda göreceğiniz gibi Ariza Harris'inkine benzer bir şekilde hiç beklemediği bir anda topu çaldırdı ve '' Ver ulan onu '' der gibi bir dirsek salladı DeRozan'a. Iskalamış da olsa bu durum hakemlerce ve NBA yönetimince yakışıksız bulundu ve Ariza bunun bedelini dün geceki Pistons maçında oynamayarak ödedi.
Hoş , her işte bir hayır vardır derler. 1 numaralı formasını Ariza'ya kaptıran T-Mac'e yaradı bu iş , dün gece ilk defa sahaya çıktı. 8 dakika sahada kalarak 3 sayı 3 ribaund üretti. Bu konu da ayrı bir muamma , T-Mac iyi ancak oynamıyor , henüz bilinemeyen bir sebep öne sürülerek oynatılmıyor.
Hafta içerisinde bu konuyu biraz karıştırıp haftalık NBA raporunda yazmayı planlıyorum. T-Mac nerede / ne olacak ?
13 Aralık 2009 Pazar
NBA Magazin 5-12 Aralık '09
Buyrun bazıları :
Jarrett Jack , hücum esnasında oyun kurarken , af buyurun küfür eder gibi bir şey yapıyor ve kendinden hariç diğer 4 kişi top bekleyip topsuz oyunlar yaparken eğilip ayakkabılarını bağlıyor. Bulls savunmasına bunu yapmakla kalmadı bir de olay üzerine '' Baktım savunmaları çok dağınıktı o ara bi bağlayıverdim işte '' ayarında özrü kabahatinden beter türü bir açıklama yaptı. Buyrun videosu :
Link
Bu da Lebron'un Lorke Lorke'ye bağladığı an. Bulls'u rahat geçtikleri maçta benchte bir hayli keyifliydi James. Şimdi ismini hatırlayamıyorum ama ( sanırım Doc Rivers'dı ) konuyla ilgili '' Eskiden NBA'de böyle bir şey yapılsaydı , rakip takımın koçu kenara gelip yardımcı koçlara '' En az faülü olan uzunumuz kim ? '' diye sorar , o kişi her kimse ona da '' Git yapıştır şunu parkeye '' derdi türünde bir açıklama yaptı. E bize de laf düşmüyor bu kapaktan sonra.
Link
Yine Lebron ... Bu defa dilimize sakız olan slogan o reklamdaki olayı gerçekleştiriyor , ama arada ufak bir fark var :
Link
Cavaliers kesinlikle ligin en eğlenceli takımı. Suns'ı çağırdıkları video. İlk izlediğimde koptum resmen , şiddetle tavsiye :)
Link
Yok artık Dwight Howard
Link
NBA'de geçen haftanın ardından ( 5-12 Aralık '09 )
NBA'de normal sezon , her takımın aşağı yukarı 20'nin üzerinde maçı geride bıraktığı şu günlerde hızla devam ediyor.
Haftalık bültenimiz , NBA'de son durumla , istatistiki bilgilerle ve genel gidişata dair detaylarla başlayıp , geride bıraktığımız haftada yaşanan önemli gelişmelerle devam edecek.
Uzun uzun yazmaktansa , kısa detaylara değinelim :
Zirve : Celtics 19-4'le zirvede. 10 maçtır da kazanıyorlar. 16-7'lik grafikle Merkez grubunun zirvesindeki Cavaliers'ın 7-5'lik deplasman karnesi gözlerden kaçmıyor. Southeast'te de Hawks'ın zirvedeki Magic'ten sadece 1 galibiyet geride oluşu bence Magic'in zirvede oluşundan daha önemli bir detay.
Hayal kırıklığı : Sixers'dan çok çok büyük beklentilerimiz yoktu zaten. Ancak 5-18 de yapılmaz ki be kardeşim. Nets'ten 3 maç daha fazla kazanmışsınız , hepsi bu ! Sakatlıklar mı ? Bence mazeret değil. Bu kadarı olmamalıydı. 12 maçlık mağlubiyet serisi de cabası. Sanırım bu takımı Iverson bile kurtaramayacak kısa vadede. Nets halihazırda NBA rekorunu 19-0'lık başlangıçla kırdı zaten. İstatistiksel bir ortalamaya vurulduğunda Sixers'a ait 9-72'lik rekoru kırmaları oldukça olası gözüküyor ancak sakatların tam olarak dönüşüyle toparlanıp bu rekoru kırmaktan kurtulacaklardır diye düşünüyorum. Bulls'un 8-14 , Wizards'ın 7-14 yapması da pek beklenen bir şey değildi , başkentte ve Chicago'da da işler pek iyi gidiyor sayılmaz.
Çıkış : Knicks Run & Gun'ı oturtmayı başardığı şu günlerde peşpeşe 4 maç kazanarak rahat bir nefes aldı. Sakatlıklardan canı bir hayli yanan Pistons ise her şeye rağmen çok iyi mücadele ederek 5 maçlık seriyi yakaladı ve çıkışa geçti. Hamilton ve Prince yavaş yavaş dönüyorlar , Gordon da geldiğinde yeniden Cavaliers'ın ensesine yapışmaları bu mücadeleyle çok da zor gözükmüyor.
Zirve : Elbette Lakers. 18-4'lük seriyle batının kralı yine Lakers. Dün gece kaybettikleri Utah maçına kadar bu 18-3'tü , onu da belirtelim. NBA'in en akıllı koçlarından birine , en akıllı oyuncusuna ( Kobe , otoritelerce de tasdiklenmiş bir şey artık bu ) ve en akıllı yönetimine sahip bir takıma da bu yakışırdı zaten. Güneybatı'da Mavericks 17-7'lik seriyle ve 3 maçlık galibiyet silsilesiyle zirvede yer alırken Kuzeybatı'da Nuggets Utah'ın kararlı gidişatına aldırış etmeksizin yine 17-7'yle zirvede yer alıyor.
Hayal kırıklığı : Golden State. 7-16'yla Pasifiğin dibindeler. Sakatlıklar mazeret olabilir , o yüzden pek ses etmiyorum. Ama Kings'in 10-12 yapabildiği bir ligde 7-16 Warriors'a pek de yakışmadı. Ayrıca Wolves'a da diyecek bir şey bulamıyorum. Love hariç tam kadrolar bu sezon ve hepi topu 3 maç kazanabildiler. Al Jefferson dahil kimsede iş yok , şimdiden Nets'le beraber o meşhur 9-72'lik rekora aday gösterilmiş durumdalar. Son olarak da Portland. Oden'in şanssız sakatlığının dışında , Konyalıportlandlılar blogundaki şu yazıyı okumanızı öneririm. Sabo gayet net özetlemiş Blazers'ın '' fos '' durumlarını.
Çıkış : Thunder ! 12-9'luk genel karne , 6-4'lük deplasman karnesi , yerli yerine oturmuş , takım olabilmiş ve hatta bu kadar kısa bir zamanda net karakterini kazanabilmiş bir ekip. Takım içi uyumu saha dışında bilimum facebook , twitter , blogger sayfalarında görmek de mümkün.
Takım istatistikleri
Her biri belirleyici nitelik taşıyor ancak bence en etkileyicisi , ligin en yüksek yüzdeyle atan takımının Celtics olması. Keza hem ligin en iyi savunma yapan 3 takımından biri olup hem de saha içi yüzdesinde de zirvede yer almak , matematiksel olarak ifadelendirildiğinde herhalde ligin en iyi takımı olmak gibi bir şey.
Sayı krallığı ve diğerleri
Melo böyle giderse açık ara alacak gibi. Zaten maç başına 108.5 sayıyla ligin en skorer takımı da Nuggets. Ribaund'larda Wallace zirvedeydi , Howard'a kaptırmış. Bir kısa forvetin bu denli istikrarlı ribaund çekmesine huzurlarınızda şapka çıkarıyorum. Bir şapka da boyuna posuna bakmadan %91'le serbest atış atan Gasol'e gelsin. Son olarak %53'le üç sayı krallığına oynayan Paul'ün Steal kategorisinde ilk beşte yer almasını beklerdim geçen haftaki 8 top çalmalık performanstan sonra.
Geçtiğimiz haftanın önemli haberleri
Greg Oden sezonu kapattı
Blazers'ın genç uzunu Houston Rockets'la oynanan maçta Aaron Brooks'la çarpışarak sol diz kapağını kırdı ve sezonu kapattı. Çok ama çok yazık , öyle böyle değil. 2007 Draft'ında NBA'e adım atmadan önce onun için Hakeem Olajuwon , Patrick Ewing gibi yakıştırmalar yapılıyordu. Bir ara o kadar çok şişirilmişti ki , artık dayanamayıp üstad bellediğim 1-2 kişinin kesin fikrine danışmıştım. Onlar da '' Böyle bir uzun NBA'e 20 senede bir gelir '' deyince Oden gerçeğine kanaat getirmiştim ancak geride kalan iki sezonda ( ki bunun birinde hiç oynamadı zaten ) Oden bir türlü NCAA'deki efsaneyi NBA'e yansıtamadı. Tam bu sezon toparlandı , yavaş yavaş kendine geliyor derken şu duruma düşmesi gerçekten içler acısı. Buyrun videosu , kelimelerin kifayetsiz kaldığı o an :
Iverson yuvaya döndü
Basketbolu bıraktığını açıklayan Iverson , o vedadan kısa bir süre sonra Sixers'dan aldığı 1 yıllık teklifi kabul ederek yuvaya dönmüş bulundu. Aslında tam doğru yer , doğru zaman. Iverson'un ihtiyacı olan şey yeniden o ateşli ruhuna kavuşabileceği ( aslında ilk beş çıkabileceği bir yer de denilebilirdi de neyse şimdi bozmayalım bu feng shui'yi falan ... ) , yeniden silkinip patlama yapabileceği bir takımla anlaşmaktı. Sixers ise yukarıda da bahsettiğim gibi berbat devam eden sezona yeniden kanalize olabilmenin yollarını arıyordu. Sakatlıklardan ötürü sıkıntı yaşıyorlardı ve Iverson hem fiziksel anlamda parke üzerinde , hem de mental olarak aslında aradıkları isimdi. Tabi bu doğru yer doğru zaman kavramının tozpembeliğine de kapılmamak lazım , Iverson mental anlamda ateşlense de fiziksel olarak eski Iverson değil. Özellikle son 2 sezonda fazlasıyla yıprandı 34 yaşındaki oyuncu. Yine de bu onun NBA tarihinin en skorer 6.ismi olduğu gerçeğini değiştirmiyor. Bilirsiniz , bunun gibiler için '' ölüsü yeter '' derler. Gerçekçi bir bakış açısıyla AI elbette o eski 3 numaralı Philly formasının içindeki adam olamayacak , ancak bahsettiğim b u ihtimali de akıldan çıkarmamak lazım. Şahsen isterim eskisi gibi maç başına 25 atıp Sixers'ı buradan play-off'a kadar götürerek muhteşem bir final yapmasını. Gelecek sezon ? Olmaz , kalsın. Sixers'ın rebuilding için gençlerin önünü açmaya ihtiyacı var , Ivy kusura bakmasın.
Sixers'ın Ivy'den niyeti sadece bununla sınırlı değil tabi. Doluluk oranı olarak ligin diplerinde yer alıyor Sixers bu sezon. Tribünleri doldurabilmek adına da oldukça mantıklı bir hamle olduğu söylenebilir.
İşte o muhteşem dönüş gecesi , işte o seremoni :
Oylama başlasın
Baklayın siz başlasın dediğime , başladı bile. Pek hak etmeseler de gönül meselesi itibarıyle bu yıl yine Memo'ya ve Hido'ya gitsin oylar. Elin Çin'lisinden neyimiz eksik , utanmasalar sakat makat demeden Yi'yi de Yao'yu da gönderirler Dallas'a !
Biraz mola , devamı sonra ...
21numara ; Dergi tadında , haftalık basketbol blogu
7 Aralık 2009 Pazartesi
NBA'de gecenin tahminleri , 7 Aralık '09
5 Aralık 2009 Cumartesi
Dönüşü muhteşem oldu
NBA Kuponu
Her yerinden öpüyorum Kobe
Keşke şu muhteşem maçı bir Türk televizyonu Ertem Şener'in spikerliğinde yayınlasaydı da , şöyle bir '' Her yerinden öpüyorum Kobe ,aldığın paralar sana helal olsun Kobe '' nidaları eşliğinde çıkarsaydık şapkalarımızı bu durdurulamaz adama.
Turkish Jordan
Link
Raptors , Wizards'ı uzatmalarda 109-107'yle geçti ve 4 maçlık kötü gidişe dur demeyi başardı. 30 saniye kala attığı üçlükle skoru 107-107'ye eşitleyen Arenas , 34 sayı atıp sezon rekorunu kırdığı maçı kazanacaklarını düşünüyordu ancak 8.1 saniye kala olayı noktayı , Butler'ın tabiriyle '' Turkish Jordan '' koydu. Hidayet sağ dipte Calderon'dan aldığı pası Butler'ın üzerinden attığı şutla değerlendirdi ve 8.1 saniye kala takımını 109-107 öne geçirdi. Wizards son hücumda Arenas'la çembere yüklendi , girmeyen topu da tiplemeye çalıştı ama yetmedi ve Hidayet'in basketiyle Raptors gülen taraf oldu.
Maç sonunda Hidayet : '' Maçı parkede hissettik , istedik ve odaklandık. Özellikle defansta. Ümit ediyorum ki bu motivasyon tek maç için değildi , bütün sezon bunu korumayı istiyoruz. '' şeklinde konuştu. Toronto'nun son 6 sayısına imzasını atan oyuncumuz maçı 20 sayıyla tamamladı. 9 ribaund , 3 de assisti var.
Yürüyedur Turkish Jordan...
Siftah
Yuvaya dönüş
Tozpembemsi o şey bir kez daha oldu ve Iverson bir kez daha o son umutla bir NBA takımına tutundu , ama bu defa durum farklı.
Iverson , Iverson olduğu yere , Sixers'a döndü.
Ben şahsen gayri iflah olmaz diye düşünüyordum , şayet AI diğer 29 NBA takımından biriyle anlaşsaydı yine aynı şeyi düşünecektim , ama bu defa şüphelerim var.
Çok beğendiğim bir söz vardır , der ki : '' Hiç bir silah , ateşlenmiş insan ruhu kadar güçlü olamaz. ''
- 34 yaşındaki bir adam tüm dünyanın izlemesi muhtemel bir basın toplantısında hüngür hüngür ağlıyor , hem de çok dokunaklı bir konuşma yaparak.
- Sixers'a , Philadelphia'ya dönüyor. Olur da taraftar onu bağrına basar , dün geceki Bobcats maçında Nets taraftarının takımlarına verdiğine benzer pozitif tepkilerle onu desteklerse Iverson tükenmiş fiziki değerlerine rağmen o büyük yürekle yeniden alev alabilir.
- Henüz bir hafta bile olmadı Iverson NBA'e veda ettiğini açıklayalı. Türk işi tabirle tükürdüğünü yalayarak geldi Sixers'a.
Şimdi , burada , bu takımda , 34'üm demeden tüm gözlerin önünde hüngür hüngür ağlamaya ve tükürdüğünü yalamaya , geri dönmeye değer bir şeyler yapmak zorunda Iverson.
Efsane dönecek mi , ne dersiniz ?
4 Aralık 2009 Cuma
NBA'de gecenin tahminleri - 4 Aralık '09
Bulls @ Cavaliers
Bulls Hinrich'in ardından Pargo'yu da kaybetti ve işler iyiden iyiye bu alanda Rose'un üzerine yıkıldı. Bilek sakatlığı sebebiyle bu sezon yeni yeni ritm bulan genç oyun kurucunun kurulduğu dümende Bulls Cavaliers'a direnmeye çalışacak. Öncelikle şuna değinmeliyim ki her iki takım da agresif pota altı oyunlarıyla dikkat çeken ekipler. Cavs bu alanda Varejao-Hickson-O'Neal gibi isimlerle etkili olurken Bulls Thomas'ın yokluğunda bu alanı Noah , Gibson ve Miller'a bırakmış durumda. Her iki takımın da skorer isimleri genelde kısalardan oluşuyor. Kısalarla hücum arayan takımlar kapalı savunmalar ve karartılan boyalı alanlar sebebiyle çoğu defalar penetrede zorlanıyorlar , bu da Cavs - Bulls maçlarının düşük skorlu geçmesine sebep oluyor. Takımların son karşılaşmasını 86-85'le Cavs kazanmıştı , bu gece daha rahat kazanabilirler , ancak şu da bir gerçek ki Bulls da artık seri haline dönüşen mağlubiyet silsilesine bir son vermek isteyecek. Etkili savunmalarla alt'ın gelmesi ve Bulls'un handikap dahilinde kalması oldukça muhtemel görünüyor.İstatistikler de bunu işaret ediyor , 95-87 gibi bir skor bekliyorum.
Cavs - Bulls under 189.5
Bulls + 12.5
Celtics @ Thunder
Thunder beklentilerin çok üzerinde bir sezon geçiriyor. NBA'e tescil edildiği günden bugüne kadroya katılan Durant , Green , Westbrook gibi anaparçaların muazzam uyumu ve entegre isimlerin takım içinde varolan genel prensiplere ve konsepte kolay uyum sağlaması , takım potansiyelinin kullanım oranını yüksek seviyede tutuyor , ve bunun neticesinde de beklentilerin üzerine çıkmayı başarıyorlar. Son 3 iç saha maçını kazanan Thunder , son 6 maçta da 4 galibiyet aldı ki Lakers maçı çıkarıldığında geriye kalan 5 maçın 4'ünü kazanmış olmaları form grafiklerini ortaya koymak adına önemli bir detay. Atlantik grubunun zirvesindeki Celtics ise sezona 15 galibiyet 4 mağlubiyetlik muhteşem bir grafikle start verdi. Dün geceki maçta Spurs'ü 83 sayıda tutarak 90-83'lük skorla yine gülen taraf olmayı bildiler. Şöyle söyleyeyim , deplasman turnesinde 3 maç geride kaldı son 1 hafta içerisinde ve bu 3 maçın hepsini kazandılar. Bunun haricinde son 6 maçta da fire vermediler. Miami , Charlotte ve San Antonio'dan sonra bu gece Thunder'ı da devirerek Boston'daki Bucks maçı öncesinde 4 maçlık deplasman turnesinden 4 galibiyetle dönmek istiyorlar. Thunder'ın form grafiğinin ve verimliliğin yüksekliği tartışılmaz ancak bu gece karşılarında NBA'in A sınıfı takımlarından biri var. Yani Lakers , Celtics , Spurs , Mavericks gibi takımlarla oynarken normal istatistik ve grafiklerin dışında istisna bir şeyler beklemek gerekiyor. En basitinden Celtics'in tecrübesiyle bu sınıflandırmanın istisnası olduğunu söylemek mümkün ; keza kadroda ve ilk beşte Ray Allen - Kevin Garnett - Paul Pierce gibi All-Star seviyesinde üç isim yer alırken , Rondo - Wallace gibi isimler de bu trioya harikulade bir entegre teşkil ediyorlar. Dolayısıyla trend ve istatistik perspektifinde Thunder iç saha avantajıyla birlikte sürpriz yapabilir gibi gözükse de , parke üzerindeki eşleşmelerde bariz Celtics üstünlüğü gözüküyor. Bu maçı kazanan tarafın Celtics olacağını düşünüyorum ; ve bahsettiğim faktörlerden ötürü bu handikabın 4 gibi bir rakamla sınırlı kaldığını düşünüyorum. Celtics'in kazanıp 4 sayılık handikabı da rahat aşacağını tahmin ediyorum.
Celtics -4.5
Celtics -2.5 ilk yarı
TimberWolves @ Hornets
Wolves ve Nets ligin mağlubiyet rekorunu kırmaya aday isimler. Nets'in zayıf kadrosunun sakatlıklarla iyiden iyiye dibe vuruşunu anlayabiliyorum , ancak Wolves'un bu denli dökülmesi , ben dahil bir çok kişinin beklemediği bir şeydi. Keza 18 maçtan ancak 2 galibiyet çıkarabildiler. Al Jefferson'un başı çektiği bir formsuzluk var ki bu durum takımın hücum gücünü minimuma indirmiş durumda. Sahada doğruları yaptığını söyleyebileceğim tek isim çaylak Flynn , ondan hariç herkes ümitsizce birbirinden bir şeyler beklercesine oynuyorlar. Tabii potansiyel sınırlı , bir yere kadar. Ancak az önce bahsettiğim Thunder'ın potansiyel verimliliği düşünüldüğünde , potansiyelin de doğru bir şekilde kullanılması durumunda neler olabileceği az çok kestirilebilir , Wolves varolan potansiyelini de kullanmaktan aciz durumda şu an.Hornets ise Paul'ün dönüşünü bekliyor. Onun sakatlanması ve koç değişikliğiyle birlikte bir kıpırdanma oldu , ancak hala 1-2 sene evvel batıda yükselmesi beklenen Hornets'in bu derece düşüşe uğramasını durdurulabilmiş değil.Bu maç için alt seçeneğini öneriyorum. Stojakovic ve Peterson'un hafif sakatlıkları , halihazırda Paul'süz olan Hornets'i hücumda iyiden iyiye zorlayacak. Bunun haricinde zaten karşılarında hücum potansiyeli çok sınırlı bir Wolves var. Dolayısıyla şahsi görüşümce bu maç için öngörülen 201.5 sayılık barem çok yüksek. Taraflardan birinin 102 , diğerinin 100 sayı görmesi çok çok zor diye düşünüyorum. Hatta herhangi biri 100 sayı dahi göremeyebilir , alt seçeneği bu bağlamda çok değerlidir diye düşünüyorum.
Wolves @ Hornets under 201.5